Çekimler sırasında güzelliğin somut hali gibiydi. Son zamanlarda varyete şovlarında Jaejoong bize muzip tarafını gösterdi ama röportaj sırasında sorularımızı cevaplamak için tamamen konsantreydi. Bu röportajda onun ‘kalbine’ yoğunlaştık. Mütevaziliği ve sadeliği bizi şaşırttı. Ayrıca kendine karşı da otoriter.
*Sabah kalktığında ilk ne yapıyorsun?
Telefonumu kontrol ediyorum.
*Onlarsız yaşamam dediğin bir içecek ve yiyecek söyler misin?
Su ve pilav.
*Cildin çok güzel, ne yapıyorsun?
Teşekkürler *gülüyor*. Özel bir şey yapmıyorum ama yüzümü çok iyi yıkıyorum. Ve yüz maskesi yapıyorum!
*Kaç saat uyku en iyisi?
Bence 6 saat. Uykuyu alamamak kötü ama fazla uyumak da kötü. Bu yüzden en iyisinin 6 saat olduğunu düşünüyorum. Aslında o gün için programım yoksa 7-8 saat uyuyorum.
*Uyurkenki kıyafetin nedir?
Sadece şort.
*Bir kadının ne tür bir yemeği yapmasını istersin?
Balık yemekleri! Balıkları fileto şeklinde kesmek önemli, bu yüzden balıkları iyi kesen bir kadın yemek yapmada da iyidir sanırım.
*Mutluluğu hayatında ne zaman hissediyorsun?
Süpermarkette alışveriş yaparken ve yiyecekleri buzdolabına doldururken mutlu hissediyorum.
*Uykuya dalmana yardım eden bir şey var mı?
Hayır! Sadece akışına bırakıyorujm.
*Sarhoşken nasıl oluyorsun?
Etrafta çok insan varken hiperaktif, yalnızken ise üzgün hissediyorum.
*Japoncan gelişiyor. Yeni single’ın ‘Defiance’ın sözlerinde “Acımasız kadere karşı direnmek.” ve “Uyanan kalp atışlarıyla kendimi serbest bırakıyorum.” gibi akılda kalması zor olan Japonca kelimeler içeren cümleler var ama favori tabirlerin var mı?
Sanırım “Zafer tanrıçası gülümseyecek.” Yaygın kullanılan bir ifade biçimi değil. Fakat, “Bir gün kazanacağım.” demektense, bu ifadenin daha cool olduğunu düşünüyorum.
*Geçenlerde bir varyete şovundaki komedyene gülüyordun. Bunun dışında en son güldüğün şey nedir?
Bugün güldüğüm beklenmedik bir olay vardı. Bir önceki programdan çıkıp buraya gelirken navigasyonu açtık ve varışa 15 dakika kaldığını gösteriyordu. Ama aslında varmamız 45 dakikamızı aldı. Sizden özür dilesem de ne kadar sabırsız olduğum önemli değil, yapabileceğim bir şey yoktu. “Aman tanrım, bu navigasyon tam bir aptal!” deyip güldüm.
Aslında gülmekten çok, acı bir gülümseme diyebiliriz.
*Son zamanlarda sana en çok heyecan veren şey ne oldu?
Ülke çapında dolaşıp fan etkinlikleri yapıyordum ve o zaman, sahneyi terk ettikten sonra bile tezahüratlar durmadı. Evlerine gitmektense, uzun süre boyunca alanda kalıp ismimi tezahürat eden fanlar beni derinden etkiledi. O an sahnede değildim ama sahne arkasındayken bile alandaki herkesle dayanışma içinde olduğumu hissettim. Değişik ama keyifli bir tecrübeydi. Sahnedeyken gerçek anlamda mutluyum.
*En son aldığın kıyafetleri söyler misin?
Sonbahar sezonu için ince bir palto aldım. Sonbaharlık şeyler almıştım. Ama giymek için vaktim yok… Şu an her şeyim Kore’de. O palto… Bende ondan çok var. Ama ne kadar kıyafetiniz olursa olsun sezon değiştiğinde yeni şeyler almak istemiyor musunuz?
*Süper güçlerin olsaydı ne yapardın?
Işınlanmak isterdim. Farklı yerlere anında gidebilmek harika olur. Özellikle bugün çekime geç kalırken, “Tanrım, lütfen bana ışınlanma gücü ver.” dedim. *gülüyor*
—
Bir slogan var: “Ruh, teknik ve vücut”
Sanatçıların ruh, teknik ve vücut olmadan en iyi performanslara ulaşamayacağı söylenir. Jaejoong ordudan terhis oldu ve geçen yılki Asya turu çok başarılıydı. Artık Japonya’da aktif bir şekilde çalışıyor ve şu anda konser turunun ortasında. Ruhunu, tekniğini ve vücudunu konsere hazırlarken, bu röportaj yayımlanmış olacak.
“13 yıldan sonra ilk defa Japonya’da ‘hall’ turu yapıyorum! Konserlerden önce ve sonra Japonya’da birçok yere istediğim gibi gidebildim ve birçok yerde ‘hall’ turu yapmak istiyorum. Konser sırasında düşündüğüm, hayranlara daha yakın olabilmekti ve sonunda bu hall konserlerini yapabiliyorum. 13 yıl öncesini hatırlıyorum. Müzik aktivitelerime devam edeceğim.”
kaynak: withonlinejp
K-Magazin haber kategorisi, Güney Kore’de magazin içerikli tüm haberlerin bulunduğu ana magazin haber kategorisidir.