Uluslararası pop yıldızları, son albümlerinin ardındaki yaratıcı süreci tartışıyor ve Güney Kore’deki büyüyen yaratıcı topluluğa ışık tutuyor.
Uluslararası pop yıldızı BTS, dünya rekorlarına imza atmaya alışık. Bunu, tekrar tekrar yaptılar.
2018’de yedili, Amerika Kayıt Endüstrisi Birliği‘nden (RIAA) altın sertifika alan ilk Koreli grup olmayı başardı. Şimdi platin sertifikalı olan şarkı, grubun ABD’deki ilk hiti oldu ve Güney Koreli erkek grubu için, devamı gelen ABD hitlerinin ve dünya rekorlarının fitilini ateşledi. Aynı yıl, “Love Yourself: Tear” albümüyle Billboard 200‘de 1 numara olan ilk Koreli sanatçı oldular.
BTS şimdi “MAP OF THE SOUL: 7” ile listelere bir kez daha hükmediyor. Daha dün (21 Şubat) piyasaya sürülen yeni albüm, şimdiden dünyanın en çok satan albümü. BTS‘in hayatında başka bir gün, bir başka dünya rekoru daha.
“MAP OF THE SOUL: 7”, BTS‘in bugüne kadarki dördüncü stüdyo albümü ve grubun devam eden “MAP OF THE SOUL” serisinin bir sonraki bölümü. 2019 yılının liste başı albümü “MAP OF THE SOUL: PERSONA”yı devam ettiriyor. Önceki albümden bazı şarkıların yer almasının yanı sıra, “MAP OF THE SOUL: 7”; persona, shadow ve ego kavramları da dahil olmak üzere genel serideki bazı tema ve konuların derinlerine iniyor.
BTS‘in lideri RM, Recording Academy‘ye (Kayıt Akademisi) yaptığı açıklamada, “Sizin de dediğiniz gibi, “7”, daha önceki “Persona” isimli albümümüzün devamı. Ve bu kez diğer iki temayı, shadow ve egoyu kattık ve bir araya getirdik. Personanın farkı, sahip olduğumuz güzel şeylerden önce, örneğin spot ışıkları altında takındığımız sosyal maskeler. Bu kez [7’de], içimizdeki gerçek gölgeler ve aynı zamanda itiraf ettiğimiz büyük manifesto hakkında konuştuk: Tüm gölgeler bizim kaderimiz ve yolumuza devam edeceğiz.” diye belirtti.
“MAP OF THE SOUL: 7” sonik olarak birçok tür ve soundla temas ediyor. Albümün açılış şarkısı “Intro: Persona”da, RM, gitar eşliğindeki sert bir hip-hop beatiyle rap yaparken; Suga‘nın solo şarkısı “Interlude: Shadow”, endüstriyel bir rap canavarına dönüşen atmosferik bir pop balladı.
Gruba göre “MAP OF THE SOUL: 7”, kesin olarak tür sınırlamalarından kurtulmuş durumda.
Suga, “Artık müziği türlere ayırmanın daha da az anlamlı olduğunu düşünüyorum.” dedi.
Jungkook, V ve J-Hope ise, “Tür, BTS. Yapmak istediğimiz tür ve yapmak istediğimiz müzik bu. Yeni bir tür.” diye ekledi.
Kayıt Akademisi , albümün yayımlandığı gün BTS‘nin yedi üyesini yakaladı! Midtown Manhattan’daki Park Hyatt New York‘ta, grubun işbirliği yaptığı tüm yıldız isimler, “MAP OF THE SOUL: 7”ın arkasındaki yaratıcı süreç ve albümdeki derin anlamlar ve anavatanları Güney Kore’nin büyüyen yaratıcı ayak izini tartıştık.
Soru: “MAP OF THE SOUL: 7″ın arkasındaki yaratıcı süreçten bahsedebilir misiniz? Diğer albümlerinizden farkı nedir?
Suga: Bu kez biraz daha uzun sürdü yapımı ve uzun zaman sonra yayımladığımız ilk full albümümüz. Ama albüm çıkarmak yalnızca müzik yapmak değil. Şarkılar var, koreografiler var ve onunla birlikte gelen diğer birçok öğe var; bu nedenle biraz zaman aldı. Ancak bir kez başlayınca, ilerledi ve gerçekten eğlenceliydi.
Soru: Albüm, yedi BTS üyesinin her birinin özelliklerini vurgulayan bireysel şarkılara sahip. Albüm her bir üyeyi nasıl yansıtıyor? Ve BTS’i bir bütün olarak nasıl yansıtıyor?
Jungkook: Bence bireysel olarak, gerçekten müziğe koymak istediğimiz ve sahip olduğumuz fikirleri içeriyor ve albüme kattığımız şey bu.
RM: Grup olarak, nihayetinde gölgelerimizi ve egolarımızı kaderimizin bir parçası olarak kabul ettiğimizin büyük bir bildirimi ya da bir manifesto gibi. Yani bu, devam edeceksin ve acıya neden olabilirsin, biz de devam edeceğiz, gibi.
Soru: “MAP OF THE SOUL: 7”, BTS’in 2013’te çıkışından bu yana geçen yedi yılı yansıtıyor. Şimdiye kadar öğrendiğiniz en büyük hayat ve kariyer dersleri nelerdi?
Jin: Bu arkadaşlar sayesinde sanırım müzik hakkında daha fazla şey öğrendim. İlk başladığımda müzik hakkında pek bir şey bilmiyordum ama şimdi nasıl müzik yazacağımı ya da melodi yazacağımı öğrendim. Onlar sayesinde son yedi yıldan gerçekten elde ettiğim şey bu.
Jungkook: Sanırım müziğin ne kadar değerli olduğunu, benim için nasıl önemli olduğunu öğrendim. Bu albüm için müzik kaydetmek, müzik üzerinde çalışmak – tüm bu süreç gerçekten eğlenceli ve anlamlıydı, çünkü yine, müziğin ne kadar değerli olduğunu ve benim için ne kadar önemli olduğunu öğrendim ve anladım.
Soru: Yeni albümde Halsey ve Sia ile işbirliği çalışmaları var. Çalışmak istediğiniz diğer sanatçılar kimler?
Hepsi (yüksek sesle bağırarak): Ariana Grande, Travis Scott, Taylor Swift, Beyoncé, Billie Eilish, Post Malone, “Big” Nas, Lil Nas X!
RM: Şirketimizi arayın, lütfen.
Soru: BTS olarak müziğiniz rapten popa kadar birçok türü barındırıyor. Gelecekte keşfetmek istediğiniz başka türler ya da soundlar var mı?
Suga: Artık müziği türlere ayırmanın daha da az anlamlı olduğunu düşünüyorum.
Jungkook, V ve J-Hope: Tür, BTS. Yapmak istediğimiz tür ve yapmak istediğimiz müzik bu. Yeni bir tür.
Soru: “MAP OF THE SOUL: 7”, “MAP OF THE SOUL: PERSONA”nın devamı. Bu iki proje arasında nasıl bir ilişki var? Ve farkları neler?
RM: Sizin de dediğiniz gibi, “7”, daha önceki “Persona” isimli albümümüzün devamı. Ve bu kez diğer iki temayı, shadow ve egoyu kattık ve bir araya getirdik. Personanın farkı, sahip olduğumuz güzel şeylerden önce, örneğin spot ışıkları altında takındığımız sosyal maskeler. Bu kez [7’de], içimizdeki gerçek gölgeler ve aynı zamanda itiraf ettiğimiz büyük manifesto hakkında konuştuk: Tüm gölgeler bizim kaderimiz ve yolumuza devam edeceğiz. Üç kavramı bir araya getirdik ve bir seri oluşturduk.
Soru: K-Pop, son birkaç yılda dünya çapında patladı. K-Pop buradan nereye gidiyor? Topluluğunuz adına neler görmek istersiniz?
Suga: Dediğiniz gibi, K-Pop dünya çapında gerçekten büyüdü. Ancak bir türün yükselişi veya bir tür olarak K-Pop’un yükselişi olarak tanınması yerine, daha yetenekli Koreli sanatçıların dünya çapında daha iyi bilinmesini isterdim. Çünkü bence yetenekli birçok Koreli sanatçı var ve bu küçük ülkeye ve oradan çıkan bu kadar çok yetenekli insana sahip olmak gerçekten harika. Görmek istediğim şey bu.
Soru: Yetenekli Koreli sanatçılardan bahsetmişken, Parasite bu yıl Oscar’da birçok ödül kazandığında nasıl hissettiniz?
RM: Grammy ödülü kazanmışız gibi hissettik. Parasite harika bir film; ben de sinemada izledim. Ve Suga’nın dediği gibi, Kore’de K-Pop, K-Film ya da başka herhangi bir alanda yetenekli birçok insan olduğunu biliyoruz. Parasite’ın onuru bizim de onurumuz. Mutluyuz.
Kaynak: Grammy
Güney Kore’de sanat hayatı başta olmak üzere, makale türüne girebilecek her içerik bu kategoride.