” Ne varsa eskilerde var ! “,” Ah,nerede o eski günler ! “,” Eskiden her şeyin tadı başkaydı ! “ vb. tabirleri büyüklerimizden duyarız genellikle.Kimi zaman eski dostlarına,kimi zaman geçen günlerine,kimi zaman da asla geri dönmeyeceğini bildikleri hatıralarına ithafen kurarlar bu cümleleri o büyükler.Ben ise bu tabirleri,bu köşe yazımda çok daha farklı bir şeye ithafen kullanacağım; 2009 ve onun öncesi senelerde yayınlanan,akıllara kazınan Kore dramalarının birkaçından bahsedeceğim.

Köşe yazıma göz attıktan sonra benim ” eski kafalı “ olduğumu düşünebilirsiniz lakin ” eski kafalı ” olma ihtimalim olsa da eskiye olan özlemimin içimi kemirdiği bir yaşta olmadığıma emin olabilirsiniz.Daha 26 yaşındayım,eski kafalı mıyım değil miyim bilemiyorum; buna belki siz karar verirsiniz bu yazıdan sonra.Bildiğim ve emin olduğum tek bir şey var ama ~ bir Kore draması ne kadar eski olursa beni o kadar çok içine çekiyor galiba.

Belki insanların daha saf niyetli oluşundan,belki duyguların gerçek anlamını yitirmemiş olmasından,belki vefanın hatta bir tebessümün kıymetinin bilinmesinden belki de sadece eski olmanın verdiği sağlam,güvenilir histen ötürü benim ” eski ” diye nitelendirdiğim ve genellikle 2009-onun öncesi yıllarda yapılmış olan Kore dramalarının,bizi onları izlerken götürdüğü evren çok daha farklı.Öyle ki o evrende; o dramayı izlerken kurduğunuz hayaller daha merhametli,kalbinize dolan sıcaklık daha kuvvetli,sizi gerçek yaşamdaki acılarınızdan uzaklaştıran ve gülümsemenize sebebiyet verebilen hisler daha samimi oluyor.Özetle,bu dramalarda lafın gelişi değil gerçekten kendinizden bir şeyler buluyorsunuz.

Öyle bir an geliyor ki dramanın çekildiği şirin mekana bakarak ” orada yaşamak istiyorum,keşke orada olsam ! “ deyip iç çekiyorsunuz,çiftlerin atışmalarına katıla katıla kahkaha atıyorsunuz ve ” onun yerinde olsam ben de böyle,döverek severdim. “ diyorsunuz,zalimlik ne kadar iğrenç olursa olsun adaletin şaşırmayacağının farkına varıyorsunuz,aşkın kimi zaman vazgeçmek olduğunu gözlerinizi dolarak kabul ediyorsunuz bu dramaları izlerken …

Hayatıma ciddi anlamda kıymet katan ve benim için,her izlediğimde farklı bir evrenin kapılarını aralayan bu dramaları sizinle paylaşmadan önce şunu belirtmek isterim ki bu drama listesi,tamamen şahsi bir listedir; bilmediğim,atladığım,izlemediğim ve en az listemdekiler kadar derin etki bırakan daha nice dramalar vardır eminim.Bunun yanında; aslında bu haberi tek bir drama için yapacaktım,öyle bir drama ki tek başına dahi harika bir haber olma sıfatına sahip ~ ” Let’s Go To The Beach “.Fakat,haberin içeriğini genişletmek istedim.Bundan dolayı da listeyi ” izlediğim dramalar ” ve ” izlemediğim,araştırarak seçtiğim dramalar ” olarak ikiye ayırdım,böylelikle dramaların sayısını da artırdım.

Şimdi sizi eski yani 2009-öncesi yapımı ve izlenesi,sıcacık Kore draması seçimlerim ile baş başa bırakıyorum.Dramaları,beni en çok etkileyenden en az etkileyene doğru sıraladım 🙂 …

*** İzlediğim Dramalar ***

1)  BOYS OVER FLOWERS

2009 yapımı ” Boys Over Flowers “da; her klasik Kore dramasında olduğu gibi bir tane esas kızımız ve ona aşık olan iki erkek karakterimiz var.Ana erkek karakterimiz-esas oğlanımız yani Gu Jun Pyo (Lee Min Ho),başlarda esas kızımızı yani Geum Jan Di’yi (Ku Hye Sun) pek sevmese hatta ona zulmetse de zamanla ona aşık oluyor.Ek olarak; Jan Di ne zaman zor durumda kalsa yardımına koşan bir erkek karakter var ki dramada,kendisine ” Jan Di’nin itfaiyecisi “ der hep; Yoon Ji Hoo (Kim Hyun Joong).Drama çoğunlukla bu üç karakter ve Gu Jun Pyo’nun arkadaş grubu F4‘ün üyeleri Song Woo Bin (Kim Jun),So Yi Jung (Kim Bum) etrafında dönüyor.

Dramada bilhassa sonlara doğru,aşkın kimi zaman vazgeçmek olduğunu gözlerinizi dolarak kabul ediyorsunuz.Hiç bir sebeple olmasa bile harika OST’lerinden ötürü mutlaka yeniden izlemek istiyorsunuz bu dramayı.Hele ki dramanın can alıcı sahnelerinde çalmaya başlayan bir OST var ki sözleri ve melodisi ile baştan aşağı bir şaheser.Bu OST; SS501‘in bu drama için seslendirdiği birçok mükemmel OST’den birisi olan ” Because I’m Stupid “.Şarkının da dediği gibi ” seni sevmek,hoş bir yaraya sahiplik yapmak gibi. “ ~ Bu mükemmel OST’u,Türkçe altyazıları ile aşağıdan dinleyin !

Bu drama,benim Kore’yi tanımama ve SS501 hayranı yani Triple S olmama vesile olan dramadır.Kore macerası,bu drama ile başladı yani benim için 🙂 …

Dramamızın posterini aşağıda görebilirsiniz !

2) LET’S GO TO THE BEACH

Dramamız,tatlı mı tatlı bir tatil bölgesinde geçiyor ki bu bölgenin daha doğrusu şehrin Kore’nin Donghae şehri olduğunu öğrendim daha sonra.Tam bir yaz draması ve adeta ışıl ışıl ! 2005 yapımı ” Let’s Go To The Beach “de; ailesi olmayan-büyükbabası ile beraber küçük bir motel işleten esas kızımız,onu ilk tanıdığında yanlış anlayan-her ne kadar bunu kabul etmesi zor olsa da zamanla esas kızımıza abayı yakan bir şirket başkanı-otel yöneticisi olan karizmatik-başarılı ikinci erkek karakterimiz ve haylaz-inatçı ama istediği zaman çok başarılı olabilen-saf niyetli esas oğlanımız var.Drama,cankurtaranlık yapan ana erkek karakterimiz Jang Tae Poong (Lee Wan) ve ana bayan karakterimiz Yoon So Ra (Lee Chung Ah) arasında dönüyor genellikle.Bunun yanında; So Ra’nın aradığı aşkı bulduğunu düşünmesine neden olan yakışıklı şirket başkanımız Jang Tae Hyun (Jun Jin) ve Tae Poong’un çocukluk aşkı olan,göz alıcı ve başarılı Min Ju Hee (Kang Jun Hwa) ikilinin arasına giriyor sürekli.So Ra için son ana dek mücadele veren Tae Poong ve Tae Hyun,duyguları karmaşık olan bayan karakterler.Acaba aşkın kazananı kim oluyor bu dramada ? 😀

Dramanın çekildiği bölgenin,sizi hayal alemine daldırması an meselesi.Ek olarak; benim büyüsüne zaten kapılmış olduğum Shinhwa’nın Jun Jin’inin yeniden büyüsüne kapılmam gibi şirket başkanımız sizi de etkisi altına alabilir siz bu dramayı izlerken.Başta Shinhwa üyeleri Lee Min Woo ve Shin Hye Sung‘un seslendirdiği ” Ocean Blue “ isimli OST olmak üzere dramanın tüm OST’leri de bağımlılık yapan cinsten.Bu mükemmel OST’u,Türkçe altyazıları ile aşağıdan dinleyin !

Ne zaman uzaklara doğru yolculuk yapmak istesem bu dramayı izlerim ve ” orada yaşamak istiyorum,keşke orada olsam ! “ diyerek iç çekerim.Kimi zaman So Ra’nın yerinde olmak istediğimi de itiraf etmeliyim; özellikle So Ra’nın dans yarışmasına katıldığı bir sahne var ki o sahnede So Ra karakterine ben can vermeyi çooookk isterdim.İzleyince anlarsınız ne demek istediğimi,daha fala bilgi vermeyeyim. 😀 Benim için,” tek olmak,eşi olmamak “ konusunda ” Boys Over Flowers ” ile yarışabilecek olan tek drama.Bu dramayı izlerken hem ağlayıp hem gülüyorsunuz ve kalbinizin boşluklarının bir şeyler ifade etmeye çalışarak çarptığını hissediyorsunuz.Çoğu zaman da Donghae’nin güzel denizinin kumsallarında,gece gökteki dolunayı seyrederken buluyorsunuz kendinizi.Kısaca; bu dramayı izlemediyseniz büyük kayıptasınız …

Dramamızın posterini aşağıda görebilirsiniz !

3) FULL HOUSE

2004 yapımı ” Full House “; arkadaşları yüzünden başı belaya giren-beş parasız hatta evsiz barksız kalan esas kızımız ve zengin,ünlü bir oyuncu hakkında.Arkadaşları tarafından kandırılıp tatile gönderilen daha doğrusu tatile gittiğini sanan esas kızımız Han Ji Eun (Song Hye Kyo),daha tatilde bir şeylerin ters gittiğini fark ediyor ve rezil oluyor deyim yerindeyse.Döndüğünde ise evinin satıldığını ve bu evi satın alanın,tatilde kaldığı otelde karşılaştığı oyuncu,dramamızın esas oğlanı Lee Young Jae (Rain) olduğunu öğreniyor.Dımdızlak sokakta kalınca ve evi satın alan Young Jae’nin ona acıması sonucunda,Ji Eun ile Young Jae bir anlaşma yaparak kağıt üstünde bir evliliğe imza atıyor.Bunun üzerine,Young Jae’nin evinde çalışarak ev işlerini yapan Ji Eun kendi evini geri alabilmek için para kazanırken zamanla Young Jae’ye aşık oluyor.Ji Eun’un aşkı da karşılıksız değil hani,her ne kadar bu aşk her iki karakter için de başlarda çok saçma gelse de.

Dramadaki ana ikilinin uyumu muhteşem,bilhassa atışmalarına bayılmamak imkansız.Bunun yanında,esas oğlanımızı kapmaya çalışan çocukluk arkadaşı ve esas kızımızı kapmaya çalışan karizmatik iş adamı karakterimiz dramaya heyecan-renk katıyor.Dramayı izlerken kimi zaman suratınız düşüyor,kimi zaman da çılgın ikilimizin atışmalarına katıla katıla kahkaha atıyorsunuz ve ” onun yerinde olsam ben de böyle,döverek severdim. “ diyorsunuz.Dramanın asıl OST’i de dinledikçe dinlemek istediklerinizden ve içinize doluyor her melodisi ile.Bu mükemmel OST’i aşağıdan dinleyin !

Dramamızın posterini aşağıda görebilirsiniz !

4) STRONGEST CHIL WOO

2008 yapımı ” Strongest Chil Woo “; tarihi bir drama ve benim izlediğim ilk ve tek tarihi drama.Drama; genel itibariyle Joseon döneminde yaşayan ve altında ezildiği zulümlerden zamanla yaka silken,maruz kaldığı iğrenç düzeni değiştirmeye çalışan Kang Chil Woo (Eric Mun) adlı bir subayın hayat hikayesine dayanıyor.Chil Woo,bir süre sonra suikastçı olmaya,bu şekilde adalet dağıtmaya karar veriyor ve kendisine katılan,yardım etmeye çalışan Ja Ja (Lee Un),Min Seung Kook (Jun No Min) ile kimi zaman bir katile dönüştüğünü fark edemeden suçluları-zalimleri cezalandırıyor.Chil Woo’nun yani esas oğlanımızın aşık olduğu esas kızımız var bir de elbette; Ku Hye Sun‘un canlandırdığı saray çalışanı bir köle olan Yoon So Yoon.

Drama,her bölümde farklı bir hikaye barındırıyor ve hayat dersi veriyor.Çoğunlukla gerilim yaşıyorsunuz,ne olacağını merak ediyorsunuz izlerken.Bunun yanında,saf duyguların manasının aslında ne olduğunun ve zalimlik ne kadar iğrenç olursa olsun adaletin şaşırmayacağının farkına varıyorsunuz.Bazı bölümlerdeki hikayeler o kadar acıklı ki mendillerinizi hazırlayın dramayı izlemeye başlarken.Dramanın iki tane de mükemmel OST’i var ~ birisi dramanın özüne uygun olarak tarihi motifler taşıyan bir şarkı,diğeri ise SS501‘in seslendirdiği ” If We Are Together “ isimli şarkı.Bu mükemmel OST’leri aşağıdan dinleyin !

Bu dramayı izlemek çok ani oldu benim için ~ Şöyle ki SS501’in böyle bir OST seslendirdiğini biliyordum lakin şans eseri OST’in klibini gördüm ve dramanın başrolünde Eric’in oynadığını böylece öğrenen ben coştum tabii hem Triple S hem Shinhwa Changjo olarak. 😀 ” İyi ki izlemişim ! “ diyorum,çünkü hem tarihi dizilere olan ön yargım yıkıldı hem de unutulmaz bir dizi daha eklemiş oldum hafızama.Kısaca; Joseon döneminin havalı,karizma dolu suikastçi Zorro‘su Chil Woo’yu izlemek için daha fazla vakit kaybetmeyin ! 🙂

Dramamızın posterini aşağıda görebilirsiniz !

*** İzlemediğim,Araştırarak Seçtiğim Dramalar ***

5) COFFEE PRINCE (2007)

Dramanın özeti: ” Bir kız kardeşi ve dul annesinden başka kimsesi olmayan Go Eun Chan (Yoon Eun Hye), genç yaşına ve bir kız olmasına rağmen ağır hayat şartları nedeniyle kız olduğunu saklayarak çalışmak zorundadır. Hayatı boyunca iyi yaşamış olan Choi Han Kyul (Gong Yoo) ise onu yola getirmek isteyen büyük annesinin uğraşlarına karşı direnmekte ve bir kaçış yolu aramaktadır. Tesadüfi bir şekilde, bir erkek gibi görünen Eun Chan ile yolu kesişen Han Kyul’un hayatı da bundan sonra hızla değişecek ve kaderleri onları Coffee Prince isimli, güzeller güzeli dostluklarla kurulu ve sevgi ile örülü kahve dükkanının açılışına götürecektir … ”

6) GOONG (PRINCESS HOURS) (2006)

Dramanın özeti: ” Dizi, 1911’deki Japon işgaline kadar Kore’yi yöneten ve bu kuşatmadan sonra bir daha kendini toparlayamayan Kore’nin son kraliyet ailesi model alınarak hazırlanmıştır.Dizi Kral’ın hastalandığı haberiyle başlar ve kral’ın her an ölebileceği düşüncesiyle veliaht prens Shin’e (Joo Ji Hoon) bir eş bulmak gereklidir. Shin, balerinlikle uğraşan Hyorin’e (Song Ji Hyo) evlenme teklif eder ama Hyorin balerin olmayı daha çok istediğini söyleyerek onu reddeder. Bunun üzerine Shin, daha önce verilmiş bir sözün üzerine Chae Kyong (Yoon Eun Hye) adında bir kızla evlenmek zorunda kalır … ”

7) SWALLOW THE SUN (2009)

Dramanın özeti: ” Kim Jung Woo (Ji Sung), Lee Soo Hyun’u (Song Yu Ri) ilk kez çocukken görmüştür fakat sonra Lee Soo Hyun’un izini kaybeder ve yıllarca bulamaz. Yıllar sonra Jung Woo, Soo Hyun ile karşılaştığında ona hala aşıktır fakat duyguları karşılıklı değildir.
Soo Hyun uzun süre boyunca Jung Woo’un farkına varamaz … ”

8) YOU ARE BEAUTIFUL (2009)

Dramanın özeti: ” Babaları öldükten sonra Ko Mi Nyeo (Park Shin-Hye) ve onun ikizi erkek kardeşi Ko Mi Nam (Park Shin-Hye) ile beraber yetimhanede büyümüşlerdir. Yıllar sonra Ko Mi Nam bir müzik idolü olur ve Ko Mi Nyeo ise rahibe olma hayalini gerçekleştirebilmek için genç rahibeler yurduna yerleşir. Ko Mi Nam, “A.N Entertainment”ın “A.N.JELL” grubu için düzenlediği vokal seçmelerine girer ve seçmeleri kazanır. Ama Ko Mi Nam bir kaza geçirir ve tedavi için Amerika’ya gitmek zorunda kalır.Mi Nam’ın menajeri,Ko Mi Nyeo’yu erkek kardeşinin yerine geçerek gruba katılması için zorlar. Mi Nyeo ilk başlarda bu teklife sıcak bakmasa da ünlenip annesini bulma fırsatını kullanmak ister. Bunun üzerine erkek kardeşinin kılığına girerek aralarında Hwang Tae Kyung (Jang Keun-Suk), Jeremy (Lee Hong Ki) ve Kang Shin Woo (Jung Yong Hwa)‘nun bulunduğu “A.N.JELL” grubuna katılır … ”

Editör Notu: Bu uzuuuuunnn haberimi okuduğunuz ve incelediğiniz için teşekkürler.Önerdiğim dramaları izlemeniz ve beğenmeniz dileğiyle ! 🙂 Bu arada,” eski ” olmasının daha güzel olacağını vurgulayarak sizden de benim için drama önerileri bekliyorum 😀 …

* ÇEVİRİLERİMİN VE HABERLERİMİN; ” PAYLAŞ ” SEKMELERİNİN KULLANILMASININ HARİCİNDE,KOREZİN SİTESİNDEN DIŞARI ÇIKARILMASI VE KOPYALANMASI KESİNLİKLE YASAKTIR ! LÜTFEN EMEĞE SAYGI GÖSTERİN VE EMEK HIRSIZLIĞI YAPMAYIN ! AKSİ HALDE; GEREKEN MUAMELE VE İKAZDA BULUNULACAKTIR ! TEŞEKKÜRLER … *

Haber-Derleme: ŞeymaNur_5890

Sitemizin editörlerinin kişisel olarak hazırladıkları köşe yazıları.