Merhabalar!
Yine zevkten dört köşe, yine karnımda uçuşan bir milyon kelebekimle geldim!
Türkiye’de tanışıp da arkadaş olduğum üç Güney Koreli turist konu bu köşeye. Birçoğunuz gibi ben de İstanbul’da az turist kovalamadım ama tanıştığım bir turist grubuyla bu kadar uzun vakit geçirip bu kadar samimi olduğum hiç olmamıştı. Ben tatillerinin sadece dönüş kısmına rastlıyorum ama gerek burda gerek Kore’ye döndükten sonra olsun, her şeyleri konuştuk. Fotoğraflar elime ulaştığı gibi köşe yazısı yapmalıyım demiştim. Bir kaç gün önce ulaştım fotoğraflara, ondan bu heyecanım! Hadi başlayalım!!!
Geçtiğimiz hafta sonu bir vesilesiyle Aydın’a gittim. Dönüş İzmir hava alanından ve Aydın’dan İzmir’e şirin bi trenle, hoş bi güzergahta salına salına tıngır mıngır geçebiliyorsunuz. Şimdi! Yurdumun Güney Koreli turist çeken her bir ucunu bucağını haritada işaretlemiş ben, Pamukkale yakınlarında olduğundan, Aydın’a radarlar sonuna kadar açık girmiştim ama dönüşte, yorgunluk mu desek, yolun hoşluğu mu tam gözlerim kapanıyordu ki.. Trende Korece kelimeler !!!
Yanlarına gitsem mi gitmesem mi, ay konuşsam mı konuşmasam mı diye debelenirken, heyecanla karışık mutluluk.. Kendime olan güvenim ekstra düşük seviyede olduğundan, bu kısım hep aynı 🙁 Ama ben daha selam verir vermez, -onların ufak bir şaşırma evresi sonrası- daldık koyu bir muhabbete. Korelilerin çoğunun, şu an ülkelerinin dünyada popüler olduğu olduğu konusunda az buçuk fikirleri var ama artık inanamadıklarından mı, gözle görmediklerinden mi bilmiyorum. Yüz yüze tanışınca oldukça şaşırıyorlar tabii. Bir ara Kakaotalk hesaplarını sorunca ben, koptu kayışları 😀 Bu da benim şansım olsa gerek, çok ama çok sıcak kanlılar. Kakaotalk’ta benim için grup bile kurdular. Artık ancak ordan irtibat sağlayabiliyoruz 🙁
Birazdan hayatınıza kebaba bayılmış, Pamukkale’yi çok beğenmiş, ama Türklerin sıcak kanlılığına, yardımseverliğine ölmüş üç Koreli katacaksınız. Benim için çok çok özel insanlar, umarım siz de keyifle okursunuz.
Kim Min Ji (김민지) – 27
Lee Hyun Rock (이현락) – 29
Kim Hyun Ji (김현지) – 30
Böyle artistik fotoğrafları görünce, ayy bu kız ünlü birileriyle mi karşılaşmış demeyin ^^ (İlk iki fotoğraf stüdyo fotoğrafı, sebebine birazdan geleceğiz.) Bu tatlışlar sıradan Güney Kore vatandaşları. Size biraz onlardan bahsedeyim. Min Ji ve Hyeon Rock 16 Nisan’da evlenmiş çiçeği burnunda, taptaze, ekstra çatlak bir çift! Balayı için seçtikleri yer… Yihuuuu Türkiye! Hyun Ji ise Min Ji’nin ablası. Kore’de düğün merasimi biter bitmez soluğu Türkiye’de almışlar.
İlk durakları İstanbul. Sultanahmet Camii ve Dolmabahçe Sarayı civarlarında dolaşmışlar.
Tatilleri çok uzun değil, ikinci durak Kapadokya! Türkiye’de Koreli turist mi görmek istiyorsunuz? Kapadokya tam aradığınız yer! Yakın bir tarihte ben de Kapadokya’daydım. Yine bir düğün ^^ Düğünden sonra sırtlayıp çantaları, hiç bilmediğimiz şehri kendi başımıza turlama kararı aldık. Benim yaşayış tarzımda birisi için ufak çapta bir çılgınlıktır bu! Çok eğlenceli, güzel bi deneyimdi ama Min Ji ve Hyeon Rock’ın fotoğraflarındaki enerjiyi görünce bizim içimiz geçmiş arkadaş diyorum.
Sonraki durak Pamukkale! Şimdi ufak bir açıklama yapayım. Min Ji ve Hyeon Rock Kore’de evlilik fotoğraflarını çektirmişler. Üstelik oldukça afillisinden! Bakınız efenim:
Bizim ünlü çiftler gibiler maşaallah! Az önceki o artistik fotoğraflar da stüdyo fotoğraflarından. “Selfie” ile gelişmiş trendlerden “self shot wedding photos” yani self düğün fotoğrafı çekimini duymuş muydunuz? Bizim bembeyaz travertenleri gören Min Ji self shot’ı Pamukkale’de yapma fikrini akmış ortaya. Şu an bu fikriyle kendi bloğunda hava atıyor 😀 Türkiye’de en çok sevdiğiniz yer neresi diye sorunca, “Ahh.. Çok zor bunu cevaplamak, ama Pamukkale. Burda güzel anılarımız oldu, uzun süre kalamadığımız için üzgünüm” diyor Hyun Rock.
Fotoğrafları görüp eridim bittim ben! Çok çok güzel değiller mi? Tabi yurdum insanı bu çifti görüp rahat durur mu? Onlar da başlamış çifti çekmeye. Fotoğraflara sızanlar mı dersiniz, gelip kutlayan, sarılanlar mı.. Ama neyseki yüzlerinde en ufak bir hoşnutsuzluk ifadesi olmadan anlattılar bunları.
Ahh son durağa geçmeden kesinlikle bahsetmem gereken bir olay var burda. Hyun Rock bu olaydan her bahsedişinde ağlayacak gibi oluyor 😀 Pamukkaleye geçerken bir otobüste, içinde çekim yaptıkları fotoğraf makinesinin olduğu çantayı unutup inmişler. Anadolu’dayız! Farkedip geri getirmişler çantalarını. Aman Allah’ım! Nasıl böyle bir şey olabilir diyip getiren amcanın boynuna atlamış yaa :D:D “İstanbul’da olsaydınız üstüne soğuk su içerdiniz” demedim tabi 😀
Son duraksa Efes!
Şimdi gelelim beni neden bu kadar etkilediklerine. Bu zamana kadar mailleştiklerim, mektuplaştıklarımı düşünürsek, ben de Koreliler’in soğukkanlı bir millet olduğu kanaatindeydim. Son 4-5 aydır o kadar iyi insanlarla tanıştım ki, fikrimde çatırdamalar… Bu 3 Koreli’yle de, o kara defteri kapatmış bulunuyorum. Kamu spotu: kesin yargılardan kaçınalım arkadaşlar, kişilik meselesi 😀 Tanıştığımız trenden, onları bindirdiğimiz dönüş uçağına kadar o kadar keyifli bir vakit geçirdim ki -hala daha çok eğleniyorum-, kırk yıllık arkadaşım gibiler. Gönül isterdi ki ben ağırlayayım bu şirin insanları da, onun haberini yapayım.. Ama inanın yarım günde o kadar bağlandım ki tanıştığımdan beri işime odaklanamıyorum, sabah akşam konuşuyoruz.
İkincisi, Türkiye’yi bu kadar çok sevmeleri. Açıkçası Türkiye’ye gelip de beğenmeyen turistle karşılaşmadım, en azından beğenmeyen Koreli’yle. Ama Türkiye’den böyle büyülenmiş gibi bahsedenlerle de karşılaşmamıştım. Ülkemizle bir kez daha gurur duydum, sizi de gururlandırayım. Aklımda kalan birkaç cümle…
Hyun Rock, “Türkiye’ye gelmeden önce, siz de Avrupa ülkesi olduğunuzdan, onlar gibisinizdir diye düşünüyordum. Böyle sıcakkanlı insanlarla tanışacağımı tahmin etmemiştim”. İstisnasız üçü de Türkiye’ye tekrar tekrar gelmek istiyor, kaç kez söylediler bunu hatırlamıyorum bile. Min Ji, “Gittiğim ülkelerde bir daha hiç buraya tekrar gelirim dediğim olmamıştı ama Türkiye’ye kesin geleceğim”. Bakın bunlar, ülkemizin içinde bulunduğu sıkıntıları bile bile buraya tatile gelmiş insanların ağzından kolay duyabileceğimiz şeyler değil. Kendi ülkeme olan ilgimin (sevgim demiyorum) Güney Kore’ye olan ilgimden geri kaldığını hissedip yine derin düşüncelere dalıp çıkmaktayım günlerdir. Ben de gelen fotoğrafları diğer arkadaşlarıma atıp, şimdiden bir kaçının ağzını sulandırdım. Yakında onlarla da gelirim.
Yaptığım köşe yazısından haberleri var, bakarsınız buraya bir uğrarlar. Köşe yazısı için söylemek istediğiniz bir şeyler var mı diye sorunca son olarak, Hyun Rock:
“Türkiye’ye gelmeden önce çevremizdekiler oldukça endişeliydi, ben de Türkiye’de gezip görülecek çok fazla yer olsa da, çok büyük bir beklentiyle gelmemiştim. Ama Türklerin çok iyi insanlar olduğunu, Koreliler’e çok iyi davrandıklarını görüp hem çok minnettar kaldım hem de çok şaşırdım. Kardeş ülke olduğumuz gibi umarım iyi ilişkilerimizi sürekli devam ettiririz”, dedi.
Bahsedecek o kadar çok şey var ki, sizi daha fazla sıkmak istemiyorum! Umarım eğlenerek okumuşsunuzdur. Onlara notumu bırakıp, daha eğlenceli yazılarda görüşmek üzere diyorum!
민지 언니, 현락 오빠 그리고 현지 언니에게 ^_^
이 corner post 여러분들한테 내 터키 선물이야. 특히 민지 언니와 현락 오빠에게 결혼 선물 ㅋㅋㅋ 터키 와서 터키를 만히 좋아줘서, 나한테 그렇게 친절해서 너어어무 고마워!
우리 앞으로 더 잘 지냈음 좋겠다. 한국에서 꼭 보자~~!!
야세민..
Sitemizin editörlerinin kişisel olarak hazırladıkları köşe yazıları.