Grammy bugün, 2021 adaylarını açıkladı. Aday listesi, her zamanki hakir görme ve yanlış adımların bolluğuyla böbürlenirken, aynı zamanda BTS’in ARMY‘si için inanılmaz bir haber de içeriyordu: Güney Koreli pop yedilisi; liste başı teklileri “Dynamite” ile “En İyi Pop İkili/Grup Performansı” dalında ödüle aday gösterilerek, ilk Grammy adaylığını kazandı.

Şayet dün gece Twitter’a girmediyseniz, genel ortam hali şöyleydi:

Ohmmmmmmyyyyyyyyggghghhhhhhhgggggggggdhdhsjsixudbslsogbdsisgshdbxidjdbdidhdifjfiri#GRAMMYs #BTS pic.twitter.com/6CWkSPoR6W

— 방탄소년단 (@BTS_twt) November 24, 2020

3 yıl içinde BTS; Grammy‘de ödül sunan ilk Koreli sanatçıdan, performans sergileyen ilk Koreli sanatçıya ve ardından büyük bir kategoride aday gösterilen ilk Koreli sanatçıya dönüştü.

BTS‘in ilk Grammy adaylığını, Billboard Hot 100‘de ilk 1 numaralı hitleri ve tamamı İngilizce olan ilk şarkıları “Dynamite” ile alması uygun. İnsanlara kolayca neşe veren disko-pop şarkısı; YouTube izleyici rekorlarını kırdı, Billboard‘un Dijital Şarkı Satışları listesine aylarca hükmetti ve Amerika Birleşik Devletleri’nde 2 milyon birimden fazla sattı. Şarkı; dünyanın en büyük grubunu, global süperstarlığın bir sonraki seviyesine fırlattı ve tamamen Koreli bir grubun, Birleşik Devletler’de başarabileceklerinin sınır noktasını paramparça etti.

Kime sorduğunuza bağlı olarak; “Dynamite”ın başarısı, aynı zamanda iki ucu keskin bir kılıç. Şarkının başarısı şaşırtıcı olsa da, Batı müzik sektörünün ilerlemeye karşı direncini ve belirli bir kalıba -evet, beyaz ırk kalıbına- uymayan sanatçıları kucaklamayı reddedişini de pekiştiriyor.

Örneğin: 62 yıllık tarihinde Grammy, yalnızca 10 siyahi sanatçıya “Yılın Albümü” ödülünü verirken; beyaz sanatçıların en vasat eserlerine dahi büyük ödüller verdi ve beyaz olmayan sanatçıları, türe özgü kategorilere ayırdı. Kültürel olarak bu kararlar; en iyimser ihtimalle dünyada olup bitenden habersiz olmak, en kötü ihtimalle de ırkçı ve yabancı düşmanıdır. Ve neden BTS‘in ilk Grammy adaylığını, radyolar için özel olarak yapılan, tamamı İngilizce bir pop şarkısıyla kazandığını da açıklar.

Bu; “Dynamite”ın, BTS‘in en iyi şarkılarının müzikal nüansından ve iç gözlemsel şarkı sözlerinden yoksun olduğunu iddia eden bir tartışma değil. “Dynamite”ın sözleri, tasarımı gereği algoritmiktir. Şarkının kendisi ise; koronavirüs pandemisine rağmen, TikTok videoları ve zorlu kulüpler için optimize edilmiş, doğrusal bir modern disko patlamasıdır. Bazı hayranlar; “Dynamite”ın, “Black Swan” ve “ON” gibi, BTS‘in önceki destansı eserlerinin yakalayamadığı bir başarı seviyesine ulaştığı gerçeğinden yakındı. Bu şikayetler, “Dynamite”ın bütünlükten yoksun olduğunu ya da Batılı dinleyicilere yaranma olduğunu ima ediyor. Ancak “Dynamite”ı; BTS‘in, ABD’de başarılı olmak için İngilizce olarak seslendirmesi gereken bir şarkı olarak değil, Batı müzik sektöründeki son engelleri yıkmak için İngilizce olarak seslendirmeyi tercih ettiği bir şarkı olarak nitelendirmek önemli.

“Dynamite”ı sadece, Hot 100‘de 1 numara olmak için yapılan bir hile olarak işaretlemek; BTS‘in, bu noktaya ulaşmak için deneyimlediği titiz kariyer planlamasını ve sanatsal büyüme yıllarını geçersiz kılar. Ayrıca bu tavır; Koreli bir grubun, şarkısı İngilizce olsun ya da olmasın, Hot 100‘de 1 numarayı kazanmasının ne kadar zor (ve etkileyici) olduğunu da büyük ölçüde küçümsemektir.

Geçtiğimiz 7 yıl içinde BTS; ABD’de hiç olan bir varlıktan, dünyanın en büyük grubuna dönüştü. Dünya çapındaki stadyumlarda kapalı gişe konserler verdiler ve birçok 1 numaralı albüm ve ilk 10’da yer alan şarkılarla rekorlar kırdılar. Her albümle birlikte BTS; Amerika Birleşik Devletleri ve diğer ülkelerdeki itibarını artırdı: Turlar, büyümeye; albümler, meslektaşlarını geride bırakmaya ve videolar, daha fazla görüntülenmeye devam etti.

Bu yılın başlarında BTS; güçlü dijital satışları sayesinde, neredeyse hiç radyo yayını almayan ama yine de listeleri tırmanan Korece bir şarkı “ON” ile Hot 100‘de 4. sıraya ulaştı. “ON”, 2019’da 8 numara olan -ve o dönem kariyerlerinde zirve haline gelen- Halsey‘le iş birliği şarkıları “Boy with Luv”ı geride bıraktı. BTS‘in ARMY‘si; tamamen irade gücüyle, grubu Hot 100‘de eşi benzeri görülmemiş boyutlara taşıdı. BTS; yalnızca bir kez Batı müzik sektörünün kurallarına göre oynasaydı, pop süperstarlığının son sınırını geçmek için bu güçten faydalanabilirdi.

Öyle yaptılar -ama yıllarca sanatlarını geliştirdikten, kariyerlerinin haritasını çıkardıktan ve hayran kitlelerini genişlettikten sonra. BTS; daha hazır olmadan, “Dynamite”ı bariz bir liste ele geçiricisi olarak yayımlasaydı, dünyadaki tüm stream partileri ve indirme çılgınlıkları dahi onlara 1 numarayı kazandıramazdı. Bunun yerine, müzik sektörünü fethetmek için yıllarını harcadılar ve son engeli aşmalarına yardımcı olmak için şarkıyı stratejik olarak yayımladılar. Nihayet oyunu oynamaya hazır olduklarında, tüm akranlarını yeniyorlar. Kulağa tanıdık geliyor mu?

Geriye dönüp baktığımızda; aslında Hot 100′ün 1 numarası, aşılacak son engel değildi. BTS, “Dynamite”ın Grammy adaylığı ile bir kez daha tarih yazdı. Ocak ayında ödülü kimin alacağına göre; yeniden tarih yazıp yazamayacaklarını da göreceğiz.

Bu arada BTS, çoktan daha büyük hırslarını belli etti ve muhtemelen “Dynamite”ın Grammy adaylığından daha etkileyici başarılar kazandı.

Geçtiğimiz ay, Jawsh685 ve Jason Derulo ile iş birliği yaptıkları “Savage Love (Laxed – Siren Beat)” remiksiyle Hot 100‘de ikinci 1 numaralarını kazandılar. Korece şarkı sözleriyle elde edilen ilk birincilikti ve ilk 2 sıranın sahibiydiler. Ve yepyeni albümleri “BE”, grubun solo olarak, ilk 1 numaralı Korece hitini çıkarabilir (tabii aynı zamanda ABD’deki beşinci 1 numaralı albümleri olur).

BTS, Batı müzik sektörünü tamamen fethetmek için Truva atı olarak “Dynamite”ı kullandı ve aslında grubun Grammy adaylığı yıllardır yapım aşamasındaydı. Nihayetinde Grammy adaylığı, BTS kadar inanılmaz derecede başarılı bir grup için gösterişli bir ölçüdür.

Recording Academy (Kayıt Akademisi); The Weeknd’i şaşırtıcı şekilde saf dışı bırakmak ve Fiona Apple’ın evrensel olarak hayranlık uyandıran “Fetch the Bolt Cutters”ını “Yılın Albümü” kategorisinden hariç tutmak da dahil olmak üzere, bu yılki adaylarla ilgili pek çok korkunç hata yaptı. Ancak BTS‘in ARMY‘si; Kayıt Akademisi‘nin, bir yıl için, bir kategoride doğru kararı vermesiyle teselli bulabilir.

Geç olsun da, güç olmasın!

Kaynak: Forbes

Güney Kore’de sanat hayatı başta olmak üzere, makale türüne girebilecek her içerik bu kategoride.