Eski AOA üyesi Mina, kişisel Instagram hesabında birden fazla gönderi paylaştı ve söylediklerinin ayrıntılarını AOA üyesi olduğu zamanlarda yaşadığını belirtti. Mina, grubun bir üyesinin sürekli olarak zorbalık yaptığını ve hatta işkence yaptığını belirtti. Ardından bu kişinin Jimin olduğunu söyledi.
3 Temmuz’da Mina kişisel Instagram hesabından ona küfür kullanarak mesaj gönderen ve ortalıktan kaybolmasını söyleyen birinin ekran görüntüsünü yayınladı. Mina’nın gönderisi şu şekilde oldu:
Gerçekten kaybolmak istiyorum, ama anneme bakmak zorundayım … Ah, muhtemelen bana tekrar mesaj atacaksın ve beyinsiz olduğumu söyleyeceksin. Doğru. Beyinsizim ve hiçbir zaman düzgün bir şey öğrenmedim. Ailem zorluklarla mücadele ederken genç yaşta para kazanmak zorunda kaldım. Babamın ölmek üzere olduğu zamanlarda, bekleme odasında bir kez ağladım ve [eski üye] unnilerimden biri bana herkesin ruh halini mahvettiğimi ve ağlamamamı söyleyerek beni bekleme odasının dolabına sürükledi. Ona babamın ölümü sebebi ile çok kötü hissettiğimi söyledim. Bu kelimeleri hala unutamıyorum. Peki ya diğer zorbalık olayları? Diğer küfürler? Acıtsalar bile onlarla başa çıkabilirim. Aynı arabayla gittik, sakinleştirici ve uyku hapları aldım ve uyudum. Performanslarımız da başarılı olmam gerektiğini biliyordum ama kendimi gittikçe daha fazla kırılmış hissediyordum. Onun (Jimin) yüzünden bir zamanlar intihar girişiminde bile bulundum.
Bir idol ya da aktör olarak kabul edilmesem bile sorun değil çünkü hala yeterli değilim. Ama bu işleri yaparken çok mutlu oldum ve gerçekten çok çalıştım, bu gerçekten sevdiğim bir iş. İş yüzünden hiç stresli hissetmedim. Dürüst olmak gerekirse, gerçekten AOA’dan ayrılmak istemiyordum ama benden nefret eden bir kişi yüzünden 10 yıl boyunca zorbalığa maruz kaldım ve sonunda o kadar öfkeliydim ki bir kez olsun ona karşı ağzıma gelen şeyleri söylemek ve lanet okumak istedim. Sonunda AOA’dan vazgeçtim. Eskiden diğer üyelerle tanıtım yapmaktan zevk alırdım. Son zamanlarda ise babasının vefat ettiğini öğrendim. Kalbim sızladı ve garip hissettim çünkü bunun nasıl bir his olduğunu biliyordum. Cenaze salonuna gittim ve beni görür görmez ağladı ve özür diledi. Kendimi çok boş hissettim ve kalbim parçalandı. Tüm olanlar içimden akıp gitti, o an tüm kızgınlığım kayboldu… Ardından; depresyon, panik atak ve endişe hissi sebebi ile tedavi edilsem iyi olacağımı düşündüm. Ama yine bu sıralarda pek çok şey oluyordu. Dürüst olmak gerekirse, çok yıpranmıştım. Netizenler mi? Tıpkı internetteki insanların söyledikleri gibi, artık kim olduğumu bilmiyordum, artık kendimi görmek istemiyordum ve kendimi rahatsız edici bir iç ses ile yargılamaya başladım. Bu hayatı ben seçmedim, dünyaya gelmek benim tercihimd eğildi. Ne olursa olsun annem için yaşamaya devam etmeliydim. İnsanların benden hoşlanmasına ya da benimle ilgilenmesine gerek yok, insanlar beni yalnız bırakamazlar mı? Hepsi benim hatam.
Bu yazıyı ikinci yazısı takip etti:
AOA’de yaşanılanların nedeni, babama ileri seviye pankreas kanseri teşhisi konulmuştu ve yakında öleceğini biliyordum, bana tekrar bu şekilde davranacağını düşünmüştüm ve oyunculukla alakalı bir işim vardı aynı zamanda geri dönüş yapıyorduk, bu yüzden tanıtım yaparken diğer üyeleri olumsuz etkilemek istemiyordum, öğrenmem gereken bir sürü dans hareketi vardı ve sürekli gülümsemem gerekiyordu, babamın durumunu göz ardı ederek işimi düzgün yapmam gerekiyordu, bu yüzden babamı hastanede ziyaret edemedim. Kanseri yüzünden deri ve kemiklerdi mahvolmuştu… Onu öyle görünce göz yaşlarımı tutamadım. Kız kardeşim aradı ve babamın artık konuşamayacağını ama hala beni görmek istediğini söylemişti. Ama planlanmış bir etkinlik sırasında ağlamaya başlarsam ne olurdu? Ya bana tekrar bir şey söylerse (Jimin) ? Çok küçüktüm ve yapmam gereken şeyin bu olduğunu düşündüm. Bunun doğru bir şey olduğunu düşündüm ve artık anlatmak istemedim. Böylece babamı daha çok görebilirdim ama göremedim. Babamı gözleri kapalı halde ve nabzı azalırken gördüm. Babamın sürekli titizlikle “Kızım nerede?” yazdığı söylendi. Ben ise onun bu yazdıklarını görememiştim çünkü çok çalışıyordum. Duyduğum kadarıyla ona (Jimin’e) bir VIP odası verildi ve solo faaliyetleri iptal edildi (Jimin’in babasının vefatı sırasında). Ben ise yaşadıklarımı asla hafızamdan silemedim, sürekli bununla başa çıkmak zorunda kaldım. Söylediği kalp kırıcı sözcükler hala aklımdan çıkmıyor. Bu sebeple ilaç kullandım ve tedavi gördüm. Söylediği şeyler kendi açısından önemsiz şeyler olabilir fakat benim için çok kırıcı ve beni mahveden şeylerdi. Birlikte geçirdiğimiz son 5 dakikada ise bu söylediği şeyleri onun yüzüne vurdum ve bana dönüp “Böyle şeyler yapacak kadar kötü birisi miyim ben?” diye cevap verdi. Yani yaptıklarını reddetti, başka bir üye ise sert bir şekilde çıkışıp onun yaptıklarını tekrar yüzüne vurdu ve bu olanları doğruladı. Çok şaşırdım ve bir an onun gerçekten insan olup olmadığını sorguladım. Elveda dedim ve ayrıldım oradan. Dürüst olmak gerekirse, o kadar akıllı birisi değilim, bu yüzden gerçekten bir çok kötü anıya sahibim, ama onunla ilgili o kadar çok kötü anım var ki… Endişem ise bu söylediklerim yüzünden ajansımız sözleşme ihlali yüzünden tazminat isterse ne yaparım? Sırf bu yüzden herşeyden bahsedemiyorum. Onun yüzünden, çok sayıda hap alıyorum ve sol bileğimi defalarca kestim, bileğimdeki sinirler hasar aldı ve sürekli ağrıyor. Ama anneme baktığımda, yaşama arzusunu hissediyorum ve para kazanmam gerektiğini biliyorum. Hala kabus görmeme rağmen yaralarımı sarmaya çalışıyorum.. Komik olan şey ise AOA üyeleri ile birlikte takılırken ve içerken herkes şunu anlayamamıştı; “Benden niye bu kadar nefret ettin?”
Bu süre zarfında Jimin Instagram hikayesine üzerinde “Fiction” (Kurgu) kelimesiyle siyah bir ekran paylaştı.
Bunun ardından Mina bir post daha yayınladı;
Trilyonlarca olmuş olaydan sadece birini söyledim. Bunun bir kurgu olduğunu söyleyin, ne de olsa bunun hesabı ahirette sorulacak, gökler tarafından cezalandırılacaksınız. Bunu yapma, tanıklar ve kanıtlar var. Üzgünüm ama yanlış bir şey yapmadım ve kimseden bir izin almama gerek yok. Birlikte geçirdiğimiz son günlerde saç ekimi yaptırmak istedim ama anestezi bitmediği için dans antrenman odasına geç kaldım. Seni aradım ama sesini duyar duymaz, işleri kaosa sürükleyeceğini biliyordum. Bunun yerine hiç gitmemeyi tercih ettim. Ve o gün tekrar intihar etmeye çalıştım. Bu benim en büyük günahımdı. Yanlış yaptığım her şeyi söyledim, şimdi seninle ilgili hikayeleri paylaşmaya devam mı etmeliyim? O kadar çok şey var ki hepsini yazmak çok rahatsız edici olacak. Ama bunun bir kurgu olduğunu söylemek vicdansızca ve gerçekten kurguysa o yazıyı neden sildin? Evet, bunların kurgu olduğunu söylemek bile bir çok insanın kafasını karıştıracaktır. Bu yaptığın şeyleri hatırlayamadığını ve o kadar kötü bir insan olmadığını söylemiştin değil mi? Vay canına, hafızanı bu şekilde silebilmek güzel olmalı. Kötü sözler söyleyen insanların nedense bu sözleri sonradan hatırlamadığını söylerler. Lütfen gel benim hafızamı da sil. Lütfen sil. Bileğimin halini görüyor ve hiç suçluluk hissetmiyorsun değil mi? Ve eminim bu mesajlar yüzünden şimdi bana sürekli lanet okuyorsundur.
Mina yaralı bileğinin resmini içeren başka bir yazı daha paylaştı ve Jimin’in ilk kez adını andı;
Kurgu? Bu, kurgu olarak adlandırılamayacak kadar korkutucu. Üç ila dört seans skar tedavisi (yara izi tedavisi) gördüm ve daha solgunlaştı. Ama her gün deliriyorum çünkü anılar kaybolmayacak Jimin. Yasalar? Dava? Bunu yapacak param yok. Psikolojik zararlar? Hiçbirine ihtiyacım yok. Bunlar için hiç bir plan yapmadım ve o kadar üzgünüm ki senin yüzünden çok kırıldım ve kalbim acıyor ve çok yoruldum. Gelip hatalarını kabul etmen ve içtenlikle benden özür dilemen için bunları yazıyorum. Sanırım tek ihtiyacım bu. Bana işkence eden kişi tamamen her bakımdan iyi ve bu durum her sabah uyandığımda benim için çok acı verici. Acı da olsa katlanıyorum çünkü ailem var. Bu yüzden hatanı kabul et ve özür dile, böylece kalbimde ki kırıklıkları bir kenarıya bırakabilirim.
Bu olayların ardından Mina’nın ajansı Woori Actors’dan bir kaynak, “Mina şu anda tanıdıklarla ve arkadaşlarla birlikte vakit geçiriyor ve duygusal açıdan yeniden toparlanıyor” dedi. Ajans, “Onun refahını sağlamak için elimizden geleni yapacağız” dedi.
Daha sonra Mina, aşağıdaki mesajı göndermek için Instagram hesabına geri döndü:
Gelip benden özür dilemek zor geliyor olsa gerek. Ne zaman yeni bir menajere sahip olursak, korkutucu olduğumu ve sadece aptal gibi davrandığımı söylerdin. Neden hep korkutucu ve aptal gibi davrandığımı söyledin? Seçmelere gittiğim zamanlar diyet yapmaya çok çalıştığım zamanlarda, “Mina, vücudunda ki sorun nedir? Bu halini görmekten nefret ediyorum. Biraz kilo al. ” derdin. Biz stajyerken bana çarptığında bunun ön tarafta olduğum için olduğunu söylerdin. Ortamdaki herkese “İyi uyudunuz mu?” Dememiz gerekir. “Evet, özür dilerim,” ve “Teşekkürler” hep resmi tonda konuştun. Onun istediği hiçbir şey sorun olmuyordu ve yurda tanıdık kişileri getiriyordu. O kadar gürültülü oldu ki ben uyumak için uygulama odasına gittim. “Hey, bu günlerde çok değişmedi mi?” gibi şeyler söyledin arkamdan ve bu şekilde farklı üyeleri de hedef aldın hep. Oh, saç ve makyaj mağazasında sana ilk selamı ben vermediğim için beni nasıl azarlamıştın hatırladın mı? Bunlar sadece hafif şeyler. 10 yıl sürmüş daha kötü olan birçok şey var. Ama senin sayende kaybedecek hiçbir şeyim kalmadı artık yok ve hiçbir şeyden korkmuyorum. Çünkü korku kaynağım hep sendin, varlığın bana hep stres getirdi. Bunu önceki mesajlarım da bile fark edemedin, değil mi? Bu korku hayatımın bir parçası oldu ve şimdi hepsini unuttum ve kalan tek şey mental olarak gördüğüm zararın tedavisi. Ne zaman günlüğüme yazsam seni ve söylediğin o acımasız sözleri yazardım. Belki bir gün okuduğunuzda kendinizi suçlu hissedersiniz diye düşündüm. Stres kaynaklı havale ve baygınlıklar geçirdim, intihar etmeye ve kendimi yok etmeye çalışıyordum, annem ağlardı ve kız kardeşim kanserle savaşıyordu ve bunların yanında bir de benim yüzümden acil servise gitmeye devam etmeleri gerekiyordu. Yaptıkların karşısında sana karşı reaksiyon göstermedim, sana hiç karşı gelmedim ve stajyer olduğumuzdan çıkış yaptığımız & terfi ettiğimiz zamana kadar yanlış bir şey yaptım mı? Yapsaydım söyle. Beni hiç mi sevmedin? Seni çok övmemek mi sorundu yoksa? Ama yine de elimden geleni yaptım. Bana yaptığınız şeylere karşın, gülümseyip size yaklaşmaya, gururumu bir kenara bırakmaya devam edecektim. Akıl sağlığın için reçeteli ilaçlar aldığınızı ve zor zamanlar geçirdiğini duyduğumda şaşırdım. Söylemek istediğin her şeyi söyledin ve neredeyse yapmak istediğin her şeyi yaptın, çok bencildin. Bu sebeple seni kıskanırdım. Tabii ki, herkes zorluklarla karşılaşıyor ama sen bunu hep özgürce ve hiç çekinmeden ifade ederken ben her zaman kendi sesimi kısmak ve içimde yaşamak zorunda kaldım anlıyor musun? Şu an hiç iyi durumda değilim. Ama beni böyle yapan kişi sensin. Ailemi acıtan kişi sensin. Zihinsel olarak güçlü durumda değilim. Ben stajyerken, bazı şeylerin nedeninin lider olmandan ötürü olduğunu düşünür ve bunun zor bir şey olduğunu düşünerek sana acırdım. Ama bunca yıldan sonra hala aynısın. Senin yüzünden acı çektiğimi kimseye söyleyemedim. Sonunda işler sözleşmeleri yenileme zamanı geldiğinde patladı ve ailem öğrendi. Ailem sana hiç bir şey söyledi mi? Kızları biri yüzünden intihar girişiminde bulunsalar bile, asla sinirlenmediler. Ne zaman istersen ağlayabilirdin ve çok bunu çok rahat gerçekleştirdin hep. Bana bir 10 sene daha bunları yapacağını düşündüm. Bu geçen yılları nasıl yaşadım haberin var mı? senin yüzünden 200’e yakın uyku hapı aldım. Çöktüm ve hiçbir iyi anı kalmadı aklımda. Adını bir A4 kağıda yazdım ve anneme üzgün olduğumu ve her gün böyle yaşadığımı söyledim. Kırılabileceğim kadar kırıldım. Benim yüzümden annem de depresyona girdi peki bundan haberin var mı? Ölmek istemem için tek sebep sendin, evet sadece sen. Gelip benden içtenlikle özür dilemiş olsan bile, zaten kırıldım… Aniden ağlamaya başlıyorum ve mental olarak çöküyorum, bir kağıt çıkarıp üzerine “Shin Ji Min” yazıyorum ve elimdeki bıçakla orada kalıveriyorum. Çok kırıldım ve öfkeyle doluyum, kalbim ağrıyor ve çıldırıyormuşum gibi hissediyorum. Annem, babam ve kız kardeşim için üzgünüm. En azından benden neden nefret ettiğini bana söyleyemez misin? Bana yaptıklarını düşününce benden nefret etmemen imkansız. Ben çok üzüldüm. Ne zaman gözlerimi açsam üzülüyorum. Deli gibi hissediyorum. Bu çok zor. Seyahatlerde ön yolcu koltuğuna oturduğunda ve arkaya dönüp baktığında bana bir şey söyleyeceksin diye kalbim yerinden fırlıyordu. Senden özür dilemeni istiyorum. Peki bu nasıl olacak? Bilmiyorum. Böyle bir şeye ihtiyacım var gibi hissediyorum çünkü çok kızgınım. Bana işkence etmen için hiçbir neden yoktu, değil mi? Shin Ji Min, ha? Keşke sadece bir gün için ne hissettiğimi görebilseydin, keşke zamanda geriye gidip bir günü seninle değiştirebilseydim. Rahat bir hayatın vardı. Bir şey söyle. Hadi duyalım. Benden bu kadar fazla mı nefret ettin? Ha? Senden de gerçekten nefret ediyorum. Sen olmasaydın hayatım nasıl olurdu? En azından muhtemelen her gün ağlamayacak, her gün kabus görmeyecek ve intihara teşebbüs etmeye çalışmazdım, değil mi? Dürüstçe senin hakkında konuşmak ve insanlara senin yüzünden akıl hastalığım olduğunu söylemek istiyorum.
Yazmaya devam etti:
İlaç aldığını ve uykuya daldığını duydum, iyi olmalı. Başımı lavaboda suya soktum ve ağlamamaya çalışıyorum. Ondan fazla uyku hapı alsam da uykuya dalamam, şaşırtıcı değil mi? Uyuyabilmek için günlerce ayakta kalacağım muhtemelen. Bileklerimi kessem ve evimizin zemini kanla kaplı olsa ne zaman öleceğimi düşünüyorum ve birileri beni kurtarmaya gelir mi diye düşünüyorum? Neden benim yüzümden acı çeken bu kadar çok insan olmalı? İyi uyuyor musun? Bunu duyduğum anda tekrar kızdım, patladım resmen ve öfke ile doluydum. Ben çok tuhaf biri oldum, çok tuhaf. Her zaman kafanıza lavaboya batırmanız gereken bir hayat yaşamaya çalışın bakalım. Berbat bir his. Sen çok kötü birisin. Bunu bilmelisin. Ben de uyumak istiyorum. Ben de güzel bir gece uykusu çekmek istiyorum. Etrafımdaki herkes neden senin yüzünden acı çekmek zorunda? Beni neden bu kadar kötü bir insan yaptın? İnsanları endişelendirmeyi bırakmak istiyorum. Ama çok kızgınım, çok üzgünüm, deliriyor gibi hissediyorum. Uyumayı bırak ve özür dile. Uyan, artık kalbi kırık hissetmeme izin verme. İnanılmaz derecede, çok kızgınım.
Bir sonraki yazısı:
Hayallerim muhtemelen gerçekleşmeyecek, değil mi? Gerçekten bir insan olduğunu düşünüyorsan böyle davranmamalısın. Ve FNC Entertainment, onlara sonunda her şeyi anlattım. Zihnimi ve gözlerimi düzgün bir şekilde açamadım ve kekeledim. Yüzlerce uyku hapı almaktan tam olarak iyileşmedim ama onlara Jimin yüzünden olduğunu ve beni dinlemeyeceklerini söyledim. Kiminle konuşmalıyım? Kızmamam mı lazım? Her gün böyleyim. Her gün böyle yaşıyordum ve bilmiyordun çünkü bunun hakkında konuşmadım. 21 yaşımdan itibaren, ilaç şişelerimi saklıyorum ve gizlice ilaç alıyorum, böylece dayanabiliyorum. Ben böyle yaşadım. Shin Ji Min, senin yüzünden. Şu anda çok iyi uyuyan kişi yüzünden.
Mina bu mesajların ardından başka bir mesaj daha paylaştı:
Birisi yüzünden acı çeken herkese .. Savaşın. İçinizde tutmayın. Ya da birini yakalayıp söyleyin. Uyku hapları? Kullanmayın. Çünkü bunun sonu yok. Benim gibi yaşamayın. İçinizde tutmayın. Yapmak istediğiniz her şeyi yapın ve kendinizi ifade edin. Lütfen böyle yaşayın.
Kaynak: Soompi
K-Magazin haber kategorisi, Güney Kore’de magazin içerikli tüm haberlerin bulunduğu ana magazin haber kategorisidir.