Hayranlar arasında K-Pop süperstarı BTS’in ardındaki beyin olarak bilinen Bang Shi Hyuk, bir yapımcı, yönetici ve girişimci olarak, Kore müzik sektörünün duayenlerinden. Big Hit Entertainment’ın CEO’su olarak, başarıları global çapta büyümeye devam ediyor: Şirket, hayranlar için uyumlu bir eko-sistem oluşturmak için, e-ticaret, oyun ve teknoloji erişimlerini genişletiyor – ve bugün şirket, Source Music ile yeni bir kız grubunun lansmanı için global çapta seçmeler başlattığını duyurdu.
Los Angeles’ta verdiği kısa bir mola sırasında Bang, Variety ile, hikaye anlatıcılığının önemi, yeni teknoloji platformu Weverse’ün (sanatçıların hayranlarıyla güncellemeler paylaşabileceği ve hayranların sanatçılar için içerik oluşturabileceği bir sosyal ağ modeli) arkasındaki fikirler, Weply uygulaması (e-ticaret uygulaması) ve BTS ile TXT arasındaki temel farklar hakkında konuştu.
Kendinizi bir şirket yöneticisi olarak nasıl buluyorsunuz? Yönetim felsefeniz nedir?
Kendimi harika bir iş adamı olarak değil, daha çok iyi bir lider olarak görüyorum. Bir yöneticinin, ister bir dürtü olsun ya da isterse bir saldırganlık, sahip olması gereken bazı özellikler vardır. Ama ben, temel olarak bir sanatçıyım ve çok fazla sonuç veya performans odaklı değilim. Sorularım, “Bunu neden yapıyoruz?” ve “Ne yapıyoruz?”dur ve bunun misyonumuza yansıdığını düşünüyorum: “Şifa için müzik ve sanatçı”
Big Hit birkaç hafta önce, ilk Kurumsal Brifing’ini düzenledi. Şeffaflık ne kadar önemli?
Değerlerimizi açıklamak gerekli hale geldi, çünkü piyasada yanlış anlamalar mevcut. İnsanlar oyunla olan ilişkimiz hakkında spekülasyon yapıyorlardı. “Kontrolsüz bir şekilde” nasıl genişlediğimize dair yanlış anlamalar olduğunu gördük, bu yüzden bu endişeleri açıklamak ve hafifletmek istedik. Ayrıca bir şirket olarak, Big Hit için piyasada güvenilirliği artırmak amaçlı, her altı ayda bir neler yaptık, ne yapıyoruz göstermek istiyoruz.
Müzik, oyun ve teknolojide edinilen kazanımlarla şirketinizin büyümesini nasıl idare ediyorsunuz?
BTS’in olağanüstü başarısıyla, bu alanda uzman olmak için kullanılan bilgi birikimi ve ince ayarlanmış süreçler oluşturduk. Kore bilişim sektöründeki en büyük yıldızlardan bazılarına sahip olduğumuzu güvenle söyleyebilirim. Büyük oyunlar için, elbette NetMarble gibi büyük geliştiricilerle çalışmak gerekiyor, ancak daha küçük ölçekli oyunlar için içerik oluşturucular olmak istiyoruz ki böylece onları eko-sistemimizde geliştirebilelim.
Kurumsal Brifing’te IP markasının ve hikaye anlatıcılığının önemini de vurguladınız. Bu konuda sizi daha inatçı ve kararlı yapan şey neydi?
Hikaye anlatımı K-Pop’ta biraz karmaşıktır – ya da özellikle BTS açısından demeliyim. Şart diye büyük bir planla başlamadık, ama izleyiciye BTS aracılığıyla bir mesaj iletmek istedik ve bunu yapmanın en iyi yolu buydu. Beklediğimizden daha tutkulu bir dönüt aldık. BTS fandomunun içinde, öykü anlatımını ve evrenimizin genişlemesini beğenmeyen bazı insanlar var. Ancak birçok insan da anlatıdan zevk alıyor ve biz, işi büyütmek için bu fırsattan vazgeçemeyiz.
Şahsen ben, hikaye anlatımını ve anlatıların bir evrene doğru yayılmasını izlemeyi seviyorum. Hayranlar, bundan zevk almamdan kaynaklı, evrenin sadece benim hatırım için oluşturulduğunu düşünebilir, ama o kadar da abes olmazdım. (Gülüyor) Bir iş olarak, hikaye anlatıcılığındaki genel potansiyeli görüyoruz; yani sadece benim hobim değil.
Pop kültüründe nasıl güncel kalıyorsunuz ve çoğunlukla genç ve kadın hayranlara nasıl hitap ediyorsunuz?
K-Pop fandomu çok seslidir. Ne istediklerini anlamak için çok çaba sarf etmeseniz bile fikirlerini duyururlar. Dinlemek için zaman ayırmasaydık, işimizi yapıyor olmazdık.
Çoğu ülkenin kendi müzik piyasası var. K-Pop neden bu kadar geniş bir çekiciliğe sahip?
K-Pop’un temel unsurlarından biri “toplam üretim” fikridir. Bir müzisyenin sadece iyi müziğe sahip olması gerektiğine dair bir algı var. Ancak K-Pop’ta müziğin yanı sıra sanatçıların, görseli olsun ya da olmasın, evrensel bir çekicilik oluşturmak için bir araya gelen çekici özelliklere ve mükemmel performanslara sahip olması gerekir.
Weverse’ün Twitter veya VLive uygulamasından farkı nedir ve bu konuda uzun vadeli vizyonunuz nedir?
Weverse, doğrudan iletişim için bir platform. Önceden varolan platformların çoğu IP sahipleri (fikri mülkiyet hakkına sahip şirket ya da birey) değil ve içeriğin aşılandığı kitlesel hedef sistemleri. IP sahipleri olarak, bu platformlar tarafından karşılanmayan belirli ihtiyaçların olduğunu fark ettik. İşlevsellik açısından Weverse, Twitter ya da VLive uygulamasından çok farklı değil, ancak yıllar geçtikçe şimdiki gibi kalmayacak.
Weply için de benzer bir vizyona mı sahipsiniz? Ve isimlerini nasıl bulduğunuzu açıklayabilir misiniz?
Weply, “We Play”den (Oynuyoruz) ve Weverse de “We Universe”ten (Biz evreniz) geliyor. Basit bir alışveriş deneyiminden daha keyifli bir şey yaratmak istedik. Ayrıca Weverse adını da beğendik, çünkü platformun kullanıcıları “wevers” olarak adlandırılabilir ve bu kulağa hoş geldi.
BTS, yurtdışında büyük takipçilere sahip ilk K-Pop gruplarından biri ve yabancı hayranlar mevcut ağlarımızı kullanamamışlardı. Kore dışındaki hayranlar için, ürünlerimize erişmek zor. Aynı miktarda para ödüyorlar, o halde aynı seviyede hizmet almaları gerekir.
BTS, önceki yıllarda bazı zorluklar yaşadı. Başarılı olacaklarından emin olduğunuz bir an var mıydı?
Sanırım, iki tane “Vay canına” anı vardı. 2015 yılında piyasaya sürülen “Run” olumlu tepkiler aldı ve kesinlikle bunu farkettim. Bu tepkiyi test etmemiz gerektiğini hissettik ve “Fire”ı yarattık – ve “Fire” ile birlikte BTS, global çapta dikkat çekti. Şimdi bunu tekrar düşündüğümde, kendime çok güvenmiş olabilirim ama üyelere, dünya çapında bir arena turu yapmak için bir şansları olabileceğini ve hayatlarının en parlak evresinde, One Direction‘dan daha büyük bir grup haline gelebileceklerini umduğumu söyledim.
İkinci an, 2017 turlarını hazırlarken oldu. K-Pop standartlarını aşarak, yaklaşık 18 ay boyunca hazırlandık. Çok şanslıydık çünkü Güney Amerika’daki konserler patlayıcı bir başarı elde etti ve yerel haberler bile, BTS’in havaalanına varışlarına yer veriyordu. BTS, bu başlangıçla Doğu Kıyısı’na indiğinde insanlar onlar hakkında meraklıydı ve Batı Kıyısı’na ulaştıklarında Hollywood yıldızları bile BTS biletlerini almaları gerektiğini söylüyordu.
BTS’i yönetmekle karşılaştırıldığında, itibarınızı geliştirme şansınız olan TXT’yi yönetmek nasıl?
Bence en büyük fark, BTS’in gerçekten en dipten başlamış olması. İnsanlar TXT‘nin çok şanslı olduğunu ve kolay bir yola sahip olduğunu düşünebilir, ancak onların da insanların beklentilerini karşılama yükü var. Çaylakların, hala çaylakken büyüme ve parlama şansları var, ama TXT daha yüksek bir seviyede başladı, bu nedenle gelişimi sergilemeleri zorlaşıyor.
Kaynak: Variety
Güney Kore’de sanat hayatı başta olmak üzere, makale türüne girebilecek her içerik bu kategoride.