K-pop sahnesinin Amerika’da her zamankinden daha heyecanlı olduğu şüphesiz, fakat yeni bir hareket zaten kocaman olan bir dalgayı nasıl başarıyla devam ettirebilir? Eğer ATEEZ iseniz, çok erken başlarsınız.
Sekiz üyeli erkek grubu, resmi olarak Kasım 2018’de çıkış yaptı ve sadece iki albümleri var. Ancak o kadar uluslararası ilgi gördüler ki, yurt dışı tur fırsatları; talep yok sayılamayacak kadar yüksekti.
Konser düzenleyen MyMusicTaste websitesi ile bir araya gelen ATEEZ, ”2019 Expedition Tour” kapsamında 5 Amerika ve 10 Avrupa şovu ayarladı. Ancak beklenmedik bir şekilde, MyMusicTaste, Forbes ile tarihler doğrulandıktan sonra ilgi ve talebin arttığını paylaştı. Bu sefer, talep o kadar büyümüştü ki, mütevazı mekanlar bilet almak isteyen kalabalığa yetmedi.
Sonuçta, şanslı izleyiciler sadece ATEEZ’in elektrikle yüklenen hip-hop / dans karışımı müziklerini ilk defa Amerika’da dinlemekle kalmadı ayrıca üyeleri daha iyi tanıma fırsatı buldular. Kendilerine ait, teknik olarak, sadece 10 şarkı ile -her ne kadar 10 şarkıda umut verici olsa da, çıkış şarkısı ”Pirate King”in agresif EDM’inden yüksek enerjili house türündeki ”Promise” şarkısına kadar.- Hongjoong, Mingi, Seonghwa, Yunho, San, Yeosang, Wooyoung ve Jongho sadece hayranları için değil ekip için de performans sergiledi. Turlarının 45 dakikalık soru-cevap bölümü bunun anahtarıydı; ancak ATEEZ hayranlarının kiminle kimin daha iyi arkadaş olduğu, üyeler arasında çok şakacı şakalarla ilk elden nasıl çalıştıklarını gördükleri, bir avuç dolusu arkadan sarılma ve ATINY’den makyaj sanatçılarına ve şirketin CEO’suna kadar geniş bir teşekkür bölümü gibi etkileşim anları da vardı.
”Expedition Tour”un Amerika ayağından sonraki gün, üyeler Brooklyn’in Varşova’sına kendini resmen kaptırdı. Üyeler birbirlerine olan sevgilerinin, minnettarlıklarının sadece şov için olmadığını kanıtladılar. TriBeCa otelinde konuşurken, üyeler birbirlerinin kucaklarına oturacak, ellerini bir başka üyenin bacağına koyacak ya da konuşurken kollarını birbirlerinin omuzlarına atacak kadar rahatlardı. Özellikle sosyal medya sayesinde ilginin arttığını biliyorlardı (özellikle dansçı-vokalist San, çevrim içi sohbetlerin yurt dışına çıkmasını heyecanlandırdığını söylüyor), ancak bu dokuz günlük tur boyunca yaptıkları tepkiden dolayı hala huzursuz görünüyorlar. ATEEZ, kendi sözleriyle, bu büyük kariyer anını sona erdirme konusundaki düşüncelerini, daha büyük düşüncelerinin detaylarını ve birbirleri hakkındakileri Forbes ile paylaştı.
Jeff Benjamin: İlk Amerika turunuzu tamamladığınız için tebrikler! Şimdi nasıl hissediyorsunuz?
Hongjoong: Şaşırtıcı diyebilirim. Los Angeles dışında, biz hiç buraya gelmedik [Amerika], başka bir şehri hiç ziyaret etmedik, hiç burada promosyon yapmadık. Ama biz çok fazla sevgi aldık ve şimdiden bu kadar ATINY var mı? Bu harika. Umarım tekrar geri gelebiliriz ve bir gün yeni albümümüzü L.A. ve New York City’de düzgün bir şekilde tanıtabiliriz. Ayrıca, buradayken çok fazla ilham aldık, böylece Kore’deki [sıradaki] konseptimize ilham olması için bunu kullanabiliriz.
Benjamin: “KQ Fellaz” olarak bilinirken, çıkış öncesi L.A’de çektiğiniz videoları izlediğimi hatırlıyorum. Tam bir grup olarak L.A’i ziyaret etmek nasıldı?
Seonghwa: Biz aslında geçen gittiğimiz ile aynı yere gittik [hip-hop stüdyosu Millennium Dance Complex], bu yüzden bu o zamandan bazı anıları geri getirdi. Bence en unutulmaz bölüm yine dans öğretmenleriyle buluşmaktı.
Yunho: Çok geliştiğimizi gösterdik. Bizimle karşılaştıklarında kim olduğumuzu bilmiyorlardı ve “ATEEZ” olarak bilinmiyorduk. Ancak onlara grubumuzun, tamamlanmış ATEEZ’in gerçekten bir sahnesini göstermekten gurur duyduk.
Hongjoong: Onlar da şovumuza geldiler. Onlara ilk albümümüzü de verdik -kendi albümümüz! – Bizimle gurur duyuyorlardı ve buna bayıldık.
Benjamin: Bu turda hiç pişmanlığınız var mı?
Yeosang: Eğer daha iyi İngilizce konuşabilseydim, ATINYlerim ile biraz daha iyi iletişim kurabilirdim, ama belki bu şimdi daha fazla öğrenmek için devrilme noktası olabilir.
Benjamin: İngilizce’den bahsetmişken, İlk çıkış albümünüz Treasure EP.1: All to Zero”nun, “Intro: Long Journey” adlı ilk parçasının tamamen İngilizce olmasının dikkat çekici olduğunu düşünüyorum. Bu, grup için uluslararası bir fikir olarak mı konuşuyor?
Hongjoong: Stajyerken bile uluslararası bir düşüncemiz vardı. Şu anda, K-pop çok, çok popüler, geçmişte olduğundan daha fazla, bu yüzden zaten uluslararası bir düşüncemiz vardı. Çıkışımızdan öncesinde bile dans pratik videoları yayınladık, cover videoları, koreografi videoları ve o zamanlar birçok uluslararası hayran bunları gördü ve bize birçok destekleyici geri bildirim ve yorumlarda bulundular. Nihayet çıkış yaptığımızda, “Şansımız varsa Amerika, Avrupa ya da diğer uluslararası ülkelere gideceğiz” diye düşündük. Buraya bizim için gelmek bir sorun ya da yük değildi ve bizim şirketimiz de aynı şekilde hissediyor. Ama söylediğiniz, ”Long Journey”, tamamen İngilizce. Herhangi bir şarkı ile, eğer bu his sadece İngilizce ile ifade edilebilirse, o zaman böyle olması gerekiyordu ve bu yüzden bunun için bir video da yaptık. Ama diğer şarkılarımız Korece. Her iki ülkeyi de düşünüyoruz.
Benjamin: Peki, eğer zihniyet buysa, ATEEZ olarak daha büyük hedefleriniz nelerdir?
Mingi: Bu yıl, ATEEZ olarak kendimizi dünyaya yayabileceğimizi umuyoruz. Ancak uzun vadeli olarak hedefimiz, Google veya Naver gibi arama motorunda “A” kelimesini aradığınızda ATEEZ’in ilk sonuç olması; Apple’dan daha iyi olması! [Gülüşmeler]
Hongjoong: Henüz planlarımızı söyleyemem… ama bir sonraki albüm, ne zaman ortaya çıkacağını bilmiyorum, ama hayranlarımıza ve izleyicilerimize harika bir hediye olacak. Bunu kesinlikle bekleyebilirsiniz. Fakat her şeyden önce, ATINY’nin çok çalıştıklarını bildiğimizi bilmelerini istiyoruz ve çok çalıştıkları için onlara teşekkür etmek istiyoruz.
Benjamin: Kesinlikle büyümeye olan ilgi. İkinci albümünüz ”Treasure EP.2: Zero to One” ile ne zaman döndüğünüzü ve EP.1 satışlarının aslında Billboard listelerinde göründüğü şekilde nasıl büyüdüğünü bildirdim. Şimdi çıkışınıza kıyasla daha çok gözün sizi izlediğiniz hissediyor musunuz?
Wooyoung: Performans videomuzu ilk paylaştığımızda [“HALA HALA (Hearts Awakened, Live Alive)”] ve bir milyondan fazla izlendiğinde bununla gerçekten gurur duyduk. Ve sonra, ”Say My Name” daha fazla izlendi ve bu daha çok çalışmamız için gereken motivasyon gibi geldi. Bunun için gerçekten minnettarım.
Benjamin: Bizi ATEEZ’in yaratıcı sürecinden geçirin.
Hongjoong: Pekala, zaten şirketimizde bir yapımcı EDEN var ve şirketin farklı bölümlerinde çalışan, bizimle çok fazla iletişim kuran ve bize çok fazla geri bildirim veren çok sayıda personelimiz var. Her zaman geri bildirimlerini göz önünde bulundurarak pratik yapıyoruz ve yaratıyoruz. Ancak onlar da bizim geri bildirimlerimizi dinliyorlar, bu nedenle yaratmaya katılmak söz konusu olduğunda birbirimizle çok fazla iletişim kurarız. Ama ben her zaman bir gün yayınlanacaklarını planlayarak kendi şarkılarımı yazıyorum.
Benjamin: Kendi şarkıların, solo müzik gibi mi?
Hongjoong: Hayır, hayır, tüm takım için yazıyorum. Ben asla solo müzik yazmam. Mingi ve ben sözlere katılıyoruz çünkü şarkı sözlerimize ihtiyacımız var ve şarkılarımızda ki görüşlerimize de ihtiyacımız var. Bu yüzden, yaratma sürecinin birçok bölümüne katılıyoruz ve daha fazla katılmaya devam edeceğiz. Belki daha fazla üye de katılır? Bugünlerde sadece ben prodüksiyona katıldım, ama bir gün belki diğer üyelerden bazıları katılabilir çünkü hepsinin gerçekten yetenekli olduğunu düşünüyorum. Kayıt yaptığımızda, çok iyi fikirleri var, bu yüzden şarkı yazımında yer alacaklarını görebiliyorum.
Çalışanlarınız ve şirketinizden çok bahsediyorsunuz ve konserde KQ Entertainment ve MyMusicTaste’deki tüm personele teşekkür ettiğinizi ve hatta CEO’nuzu belirttiğinizi fark ettim. Hepiniz birbirinize nasıl destek veriyor ve çalışıyorsunuz?
Wooyoung: CEO her zaman ”Yolunuzda ilerliyorsunuz.” der. Patronlarla aramızdaki kimya çok iyi, çünkü her zaman haberleşiyoruz. Tabii ki, bizimle gurur duymasını ve bunun karşılıklı olmasını diliyoruz.
Mingi: Bu biraz aile gibi, iş gibi değil.
Hongjoong: Peki, çünkü, birçok insanın bizim şirketimizin büyük olmadığını bildiğini biliyorsun ama bence bu iyi bir nokta. Her zaman bize odaklanırlar, böylece bizim için bir şeyler yapabiliriz ve sonra patronumuzun bizi kutladığını görebiliriz. Bunu yapabiliriz, çünkü bize odaklanırlar ve başarılı olduğumuzu görmek için gerçek bir ilgileri vardır. Onlarsız burada olamayız, bunu biliyoruz.
Bir başka favori ATEEZ şarkım ”Promise” ve ATINY’ye tek bir söz verme hakkınız olsaydı, onlara ne söylerdiniz?
Seonghwa: Bu benim de en sevdiğim şarkılardan biri. ATINY’nin her zaman bilmesini istediğim söz; nereye gidersek gidelim, ATINY bizimle ve ne tür zorluklar yaşadığımız önemli değil, birlikte atlatabiliriz.
İlk Amerika turunuzu bitirirken, insanlar hala ATEEZ’i öğreniyor. Son olarak, yeni hayranların sizi birbirinizin gözünden tanımasını istiyorum. Kendi sözlerinizle, başka bir üyeyi tanıtabilir ve onun hakkında özel bir şeyi paylaşabilir misiniz?
Seonghwa -> San: Çok tatlı; çok fazla karizma ile sahneye çıkıyor, ama bence hepimiz birlikte olduğumuzda gruptaki eğlenceli olan o. Sadece biz varken o bir komedyen gibi.
Yunho -> Wooyoung: Sahnede seksi bir hava veriyor ama sahne dışında çok eğlenceli ve çok havalı. Ama bilemeyeceğiniz şey teninin çok esnek olduğudur! O çok sıska ve sadece yüzü ve boynu ekstra esnek cilde sahip! Çeşitli şovlara katılması [Gülüşmeler] ya da Guinness Rekorlar Kitabı’na girmesi gerekiyor.
San -> Yeosang: İnsanların onun hakkında bilmediği şey, diğer insanlar hakkında çok derinden düşündüğüdür. Örneğin, ne olursa olsun her zaman bir başkasını önüne koyar. “Önce sen, önce sen, önce sen!” gibi. Her zaman birinin yolundan çekilecek ve ilk önce başkasını yerleştirecek. O tatlı bir adam.
Jongho -> Mingi: Düşük tonlu sesiyle karizmatik ve en uzun olmasına rağmen, yurtta ya da stüdyomuzdayken, en genç, maknae gibi. Kabul etmeyebilir, ama diğer üyeler onun sadece biz varken küçük bir çocuk gibi davrandığını kabul ediyor – meraklı küçük bir çocuk gibi. [Gülüşmeler]
Yeosang -> Jongho: Çok iyi şarkı söylemesine ve çok güçlü olmasına rağmen küçük böceklerden çok korkuyor. Her şey ve her türlü böcek.
Mingi -> Yunho: Beş yıldır arkadaş olarak birlikteyiz, o bir şakacı, fakat ne yaparsak yapalım herkesi bir araya getiren kişi. Tıpkı Yeosang gibi, başkalarına da bakar, böylece hep birlikte bir şeyler yapabiliriz. Biraz enerji üreticisi gibi, bunu söylemenin iyi bir yolu.
Wooyoung -> Hongjoong: Hongjoong bizim liderimiz ve en büyük üyemiz, ama genellikle çok tatlı! Ne zaman biz konuşuyor olsak, içeri girer ve konuyu bilmediği halde neler olduğunu biliyor gibi sorular sorar! [Gülüşmeler] Kimsenin onunla konuşmadığı anlar dışında bir köpek yavrusu gibidir. O en tatlı üye.
Hongjoong -> Seonghwa: Vay, teşekkür ederim üyelerim. [Gülüyor] Her neyse, sanırım Seonghwa çok temiz. Bir yurt odasını paylaşıyoruz ve o her zaman odamızı temizliyor. Genelde benim için temizler ama bazen “Hongjoong! Temizle, lütfen! Temizle !!!” diyor. Temiz olduğumu düşünüyorum ama o bana temizlememi söylüyor. Yorgun olsam bile, bana her zaman temizlememi söylüyor. Temizlemesi bir saat kadar sürüyor. Ama o iyi bir arkadaş.
ATEEZ’in ”Expedition Tour” isimli turunun Avrupa ayağı 3 Nisan tarihinde Londra’da başladı ve 21 Nisan’a kadar sürecek. Konuşma açıklık sağlamak için düzenlendi ve yoğunlaştırıldı.
Kaynak: Forbes
Güney Kore’de sanat hayatı başta olmak üzere, makale türüne girebilecek her içerik bu kategoride.