Bu tarz insanlarla aynı atmosfer altında yaşamak bile mide bulandırıcı

Bu tür şeyleri nasil kendilerine yakistirabiliyorlar ya 8 yasindaki çocuğa tecavüz etmek ne demek ya bunu yapanin akil sağligindan herkez şüphe eder bu söylediklerim her ülke için geçerli kendi çoçuğuna tecavuz eden babalar bile var ya bu nasil insanliktir ya insan bile denmez yani böyle şeyler yaşandiginda artik kimseye güvenesim filan gelmiyor doğru dürüst sokağa çikma isteğide gelmiyor erkek olsam hadi neyse bi sekilde korurum kendimi kizim gene kendimi korurum ama nereye kadar devam edicek bu olaylara nasil çozum bulicaklar çocuklarin psikolojisini dusunemiyorum bile gerçekten çok seviyesizce insan dişi seyler bunlar ya o kadar mi hakim değiller kendilerine hayir bunlari yapinca ne oluyo kendilerinede zarar yarin obür gun yakalanip guzel guzel cezasini cekecek insallah bu olaylar azalir gercekten ben bile gorunce psikolojikmen bir çöküş yasiyorum.

Dahada kötü olacak

İnsan oğlunun olduğu bir yerde pislikten kurtulunmaz!

Geçen gün arkadaşımla tam da bu konu hakkındaki bir haberi okurken arkadaşım “Artık çocuğumuzu kocamıza bile emanet edemeyeceğiz .” demişti. Tek cümleyle dünyanın ne kadar b*ktan bir yer olduğunun özeti.
Bu pislikleri anlatmak için bildiğim tüm küfürler yetersiz kalıyor.

Ülkelerin gelişmişlikleri sadece ticaret, politika, siyasi vs değilde bu tür hastalıklı kişilerin önüne geçilmesiyle de değerlendirilmelidir. Yeni yeni piyasaya çıkan pokemon go oyununda bile çocuk istismarının olduğu medyaya yansıdı ama ne yazık ki kimse önüne geçemedi ve oyun git gide büyüyor. Önünü kesmeden, iş işten geçtikten sonra devlet idareleri bu duyuruları yapıyor. Sosyal ve aile yaşantısı her şeyden önemlidir. Günümüz dünyasında insanın sığınacak güvenli bir yeri dahi yok. Ailesinden şiddet gördüğünde devlet dairelerine gidip sığınsa insan orada şiddet görüyor veya dışarıda taciz ve tecavüz ile karşılaşsa sığındığı yerlerde aynı şeylere maruz kalıyor. O yüzdendir ki bu tür hastalıklı kişilerin sonu bir türlü gelmiyor ve nasıl olsa cezai yaptırım olmuyor diyerek iğrençliklerine devam ediyor.
Söz konusu çocuklar olduğunda hepimizin içi daha çok, bin kat acıyor. Hele ki kardeşiniz, yeğeniniz vs varsa düşünmeden duramıyorsunuz ve sürekli korku içinde ve tetikte yaşıyorsunuz. Gerçekçi olalım maalesef günümüz dünyasında bu durumların önüne geçmek çok zor eğer ki sosyal ve aile yaşantı konusunda ülkenin yaptığı bir gelişmişlik yoksa suçlar artar suçlular rahat rahat gezer. Ve bizde anca buralardan yakınırız.

Suçların önüne ceza ile geçilemez zaten ceza ancak suç işlendikten sonra verilebilir.Eğitim ve toplumun bilinçlenmesi gerekiyor.Evet bunlar her yerde var.İnsanın olduğu her yerde var ancak asıl sorun bunlara karşı yapılan yaptırımlar neler?Allah var bu dünyada cezasını çekmeyenlerin hesabı öbür dünyada sorulacak gibi şeyleri kabul edemiyorum.Bunlar beni rahatlatmıyor.

Karaman’da 45 erkek çocuğa tecavüz edildi daha doğrusu ortaya yalnızca 45 çocuk çıktı ve tüm bunları yalnızca 1 kişinin yaptığı diğerlerinin haberi olmadığı iddia edildi.İlimizin adı kötüye çıkıyor dendi senin ilin de batsın mahallen de batsın vakfın da batsın.

Kızlarınıza edebinle dur öyle yapma böyle yapma diyeceğinize erkeklere tüm dünyanın onların olmadığını hayırın cilve naz anlamına değil de hayır anlamına geldiğini öğretin.

Tecavüz, taciz veya istismara uğrayan kişiler mağdurdur sen de açık giyinmeseydin o yoldan gitmeseydin yaramazlık yapmasaydın diyemezsiniz.Bu kişiler mağdur kim ne yaparsa yapsın bunları hak etmez.

Yoochun davasında kadının hayat kadını olduğunu öğrenenler hemen kesin para için yalan söylüyor dedi hatta zaten onun işi bu neden tecavüz etsin ki gibi yorumlar da gördüm.Kendinize gelin ve mağdurları suçlamayı bırakın.İdolünüze bu tarz şeyleri yakıştıramayabilirsiniz ama kapalı kapılar ardında onların nasıl biri olduğunu bilmiyorsunuz.Burada Yoochun’nun suçla veya suçsuz olduğundan bahsetmiyor ilk iş olarak kadını suçlamanıza hatta hayat kadını olduğu için e nolmuş zaten hep yaptığı iş gibi tavır takınmanızdan bahsediyorum.Buyurun kimliği belirlenemeyip hayat kadını olduğu düşünülen işkenceye ve tecavüze uğrayan biri için soruşturma bile açılmadan kimsesizler mezarlığına gömülüyor:
http://onedio.com/haber/kadin-dayanismasi-bu-davanin-pesini-birakmadi-7-yil-sonra-ortaya-cikan-vahset-720801

Ayrıca her yerde yaşanılsa da bu tarz suçlar bu tarz kanun ve yasa yetersizlikleri ülkemizde fazlasıyla mevcut:
http://onedio.com/haber/anayasa-mahkemesi-cocuga-cinsel-istismarin-onunu-acti-721085

Hiç bir şekilde hiç kimseye yapılmamalı ama engelli çocuk ne demek hiç mi vicdanınız yok?

2008 yılında 8 yaşındaki kıza yapılan diye başlayan bana direk Hope u anımsattı. O filmi mutlaka izleyin bir de bu işlerin adalet kısmı var.

Bana bu hikayeyi tarih öğretmenim anlatmıştı, eksik veya yanlış şeyler olabilir özür dilerim. Belki biliniyordur ama bilmeyenler için ben yine de yazmak istiyorum:
Heidi’nin bu çizgi filmini hepimiz çocukken izledik. Peki bir detay dikkatini çekti mi? Heidi’nin çıplak ayaklı olması. http://3.bp.blogspot.com/-jmOv8jevuBU/TyYhIE_SZ1I/AAAAAAAAHV0/wOvbsG0QSWw/s1600/heidi1-bd.jpg https://iceriks.com/wp-content/uploads/2015/04/heidi3.jpg
Heidi’nin çıplak ayakla gösterilmesinin bir anlamı vardır. İsviçre, 18. yüzyılın sonundan 1960’lı yılların başına kadar çocuk emeği sömürüsünün örneğine az rastlanan bir biçiminin uygulama alanı oldu. Devlete borcu bulunan ya da boşanan çiftlerin, fakir ailelerin çocukları, yetimler, ailesi cezaevinde olan ya da kendisi suç işleyen çocuklar, devlet ve kilise vasıtasıyla, çalıştırılmak üzere başka ailelerin yanına yerleştirilirdi. Ancak 1974 yılında yasayla kaldırılan bu uygulamada, papazların önderliğinde ailelerden toplanan çocuklar çiftliklere kiralık olarak verilir veya şehirlerde kurulan çocuk pazarlarında, dört yaşındaki çocuklar bile, ev ve çiftlik işlerinde çalıştırılmak için satışa çıkarılırdı. Bu andan itibaren, çocukları arayan, sorunlarını dinleyen tecavüze uğradıklarında ya da işkence gördüklerinde sahip çıkan olmazdı. Bu çocukları toplumda diğerlerinden ayırmak için ayakkabı giyilmelerine izin verilmezdi. Heidi de küçük yaşta anne ve babasını kaybeder. Duyduğuma göre yapımcılardan biri bunu anma ve farkındalık amaçlı çizgi filme bu detayı eklemiştir.
Sadece İsviçre’de değil her yerde gerçekleşen bir kötülük, umarım adalet her yerde yerini bulur. Haber için teşekkürler.

Öncelikle bayan bayan bağyan değil kadın devamında ise ne demek istediğini tam olarak anlayamadım.Öncelikle bu suçun özellikle de taciz tecavüz istismar gibi suçların hicbir şekilde kabul edilirligi yoktur. Tecavüz ve taciz modern kadın algısı ile ortaya çıkmadı.her zaman vardı günümüzde bu tür suçlar hasır altı edilmiyor ve mağdur kimseler suç duyurusunda bulunabiliyor.Aslına bakarsan bu kadar cinselliğe mazur kalan bir neslin artik cinselliği normalestirmesi gerekiyordu ancak cinsellik hala ülkemizde tabu yani bardağın yanına yarı çıplak kadın koyulduğu için bu suçlar artmadı bu suçlar zaten vardı hatta tabu görülüp konuşulmadığı müddetçe de artmaya devam edecek